Vatan Partisi’nden terör örgütü PKK için af çağrısı
Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı, partisinin hazırladığı “Feshedilen PKK Terör Örgütü Mensuplarının Devletle ve Toplumla Bütünleşmelerine Ait Af Kanunu” teklifini Diyarbakır’da düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna iletti.
Bursalı, Diyarbakır Vilayet Başkanlığı’nda partililere yaptığı sunumda kanunun art planını şöyle özetledi:
“Türk Silahlı Kuvvetleri ve güvenlik örgütleri, PKK terör örgütünün etkisiz hale getirilmesinde tarihî bir muvaffakiyet elde etmiştir. Bu muvaffakiyet, şehitlerimizin kanı ve gazilerimizin fedakârlıklarıyla kazanılmıştır. Milletimizin birlikte yaşama kararlılığı, son kırk yılda değerli bir imtihan vermiş ve vatan bütünlüğünün teminatı olmuştur.”
“BÜTÜNLEŞME”
Bursalı, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2025 tarihli “Barış ve Demokratik Toplum” davetine ve örgütün feshi ile silah bırakma kararına dikkat çekti:
“Öcalan, fesih ve silah bırakma kararının ‘devlet ve toplumla bütünleşme’ hedefiyle alınması gerektiğini vurgulamaktadır. Hükümetin süreci yalnızca ‘Terörsüz Türkiye’ olarak değil, ‘Bütünleşen Türkiye’ gayesiyle yönetmesi stratejik kıymet taşımaktadır. Terörle irtibatlı ögelerin ve tesir altındaki vatandaşların devlet ve milletle bütünleşmesi, Ulusal Demokratik Devrimimizin temel hedeflerindendir.”
SÜLEYMANİYE MERASİMİNİN ANLAMI
Süleymaniye’de gerçekleşen silah bırakma merasiminin ehemmiyetine değinen Bursalı şunları kaydetti:
“Feshedilen PKK mensuplarının ‘Barış ve Demokrasi Grubu’ ismiyle, İstiklâl Savaşı’nda İngiliz emperyalizmine karşı mücadele eden Kürt Lideri Mahmut Berzenci’nin karargâhında silah bırakması olumlu bir gelişmedir. ABD ve İsrail kaynaklı silahların yakılması, emperyalizme karşı ortak gayret mirasını hatırlatmaktadır.”
“TARİHİ BİR BAŞLANGIÇ”
“PKK Kongresi’nin 12 Mayıs 2025’teki Fesih ve Silah Bırakma Kararı ile 11 Temmuz 2025 Süleymaniye Merasimi, bütünleşme sürecinde tarihi bir başlangıçtır” diyen Bursalı, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Artık başta Hükümet olmak üzere tüm devlet kurumlarının sorumlulukları vardır. Edirne’den Hakkari’ye tüm milletin katkısı, sürecin kalıcı başarısı için temel güvencedir. Sunduğumuz Af Kanunu, devlet ve milletle bütünleşme iradesi gösteren eski PKK mensuplarını kapsamaktadır. Bu iradenin ferdi olarak beyan edilmesi, devletin güçlenmesi ve millet birliği için elzemdir.”
KOÇGİRİ VE KURTULUŞ SONRASI AFLARI
Bursalı, kanun teklifini desteklemek için tarihten örnekler verdi:
“Kurtuluş Savaşı’nın kritik periyodunda, 1921 Ekim’inde Koçgiri İsyanı sonrası üst üste iki af çıkarıldı. Sakarya Savaşı sonrası, Doğu Cephesi’ni garanti altına almak ve iç cepheyi sağlamlaştırmak gayesiyle isyancılar affedildi. Bu cesaretli adım, ordunun Batı Cephesi’ne odaklanmasını sağladı.”
“Büyük Taarruz öncesi 11 aylık devirde de çok sayıda Af Kanunu çıkarıldı. Kurtuluş Savaşı sonrasında ise, ihanet ve orduya karşı işlenen hatalara karşın geniş kapsamlı bir af uygulandı, yalnızca 150 kişi yurtdışı edildi.”
YASAMA SÜRECİNİN ÖNEMİ
Bursalı, konuşmasını şu vurguyla tamamladı:
“Bu hukuksal düzenlemenin Kanun Kararında Kararname ile değil, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yasama faaliyeti kapsamında, kanun yoluyla yapılması büyük kıymet taşımaktadır. Böylelikle Türkiye’nin bağımsız ve güçlü geleceğinin inşasında geniş iştirak sağlanacaktır.”
