Terörsüz Türkiye komisyonu: DEM Parti itiraz etti: MHP’den isim hamlesi geldi, CHP’nin olmazsa olmazı, Özel ne dedi

Terörsüz Türkiye” süreci kapsamında, TBMM’de kurulacak komisyon için CHP’nin üye verme koşulları dün yapılan Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında netleşti. Buna nazaran CHP, eşit temsil ya da nitelikli çoğunluk kaideleri sağlanmazsa komiteye üye vermeyecek.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), 28 Temmuz’da parti genel merkezinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel başkanlığında toplandı. Saat 13.50’de başlayan MYK toplantısı üç saat sürdü.

Meclis’te kurulacak Terörsüz Türkiye komitesi, CHP MYK’nın gündem hususları ortasında yer aldı. ANKA’nın aktardığına nazaran, CHP’nin Adalet Bakanlığından Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Gökçe Gökçen, CHP’nin sürece dair siyasetlerini tartışmak üzere ocak ayında kurduğu “Demokrasi ve Adalet Komisyonu”na ait bir sunum gerçekleştirdi.

“KOMİSYON İÇİN İKİ ŞART” YİNELENDİ

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, kurulacak kurul için 31 Temmuz’a kadar partilerden üye isimleri belirlemelerini istedi. CHP MYK da kurula üye verip vermeyeceği tartışmasına son noktayı dün yapılan toplantıda koydu. MYK’da alınan karara nazaran, CHP komiteye iki koşulla üye verecek. Koşullardan biri CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in daha evvel de belirttiği üzere kurulda eşit temsilin olması. Buna nazaran CHP, komitede her partiden eşit sayıda üye olmasını istiyor. CHP’nin ikinci kaidesi ise nitelikli çoğunluğun sağlanması. Bu durumda kurulda kararların üye sayısının üçte iki yahut beşte üçünün oyuyla alınması gerekiyor.

CHP, KAİDELERİNİN SAĞLANDIĞINA AİT AÇIKLAMA BEKLİYOR

Kurmaylar, bu iki şartın Meclis Başkanı Kurtulmuş’a CHP Grup Başkanvekilleri tarafından iletildiğini, artık yetkili bir ağızdan bu istikamette bir açıklama beklediklerini belirtti. MYK’da alınan karara nazaran, bu iki kaideden birinin sağlanması durumunda CHP kurula üye verecek. Şayet her iki koşul da sağlanmazsa CHP, süreç kurulunda yer almayacak.

“DEMOKRATİKLEŞME YOLUNDA BİR EFOR OLURSA KURULDA YER ALIRIZ”

AKP’nin Türkiye’ye bir adalet borcu olduğunu belirten kurmaylar, mevzuya ait şu değerlendirmeyi yaptı:

“Komisyonun fikir babası biziz, komitenin kurulmasını isteyen biziz, elbette kendi kurulmasını istediğimiz komiteye gireriz lakin koşullarımız sağlanırsa. Kurulda yer almak istiyoruz, bu hususta irademiz var, katkı vermek niyetindeyiz ancak yalnızca komitede yer almak için yer almayız. Sonuçta CHP o komitesi yasallaştıracak. Yalnızca girmiş olmak için CHP orada olmaz. Samimi, şeffaf, demokratikleşme yolunda bir efor, bir çaba olacaksa biz orada oluruz. Demokratikleşme yolundaki o samimi çaba ve uğraş da ya eşit temsille olur ya da nitelikli çoğunlukla karar alınırsa olur.”

ÖZGÜR ÖZEL: “NE İŞİMİZ VAR ORADA”

Tokat Senatörü Metin Somuncu için TBMM’de düzenlenen cenaze merasimin akabinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özgür Özel, kurulla ilgili şöyle konuştu:

Komisyonla ilgili halimiz birinci günden beri net. Bu işin Meclis eliyle yürütülmesi gerektiğini söylüyoruz. Komite ya eşit temsille oluşmalı. Yani bütün partiler eşit temsil edilmeli. Ne olacak o vakit? Yani birinin dediği olmayacak. Uzlaşıyla çıkacak kararlar. Eşit temsil değilse o vakit kesinlikle nitelikli çoğunlukla karar almalı diyoruz. Kurulun beşte üçü ya da üçte ikisinin alacağı kararla kanunlar kabul edilmeli, çıkarılması istenen kanunlar Meclis’e tavsiye edilmeli diyoruz.

Şimdi Sayın Meclis Başkanı’nın istediği sayılardan gördünüz ki eşitlik yok. 21 AK Parti’den 10 CHP’den istiyor. Meclis’teki sandalye sayımıza nazaran nisaba nazaran yani Meclis lisanıyla. O vakit nitelikli çoğunluk aranacağının Meclis Başkanı tarafından söylenmesi lazım ki bu kurulda olalım. Onun dışında kurulun sayıları AKP artı MHP istediğini yapıyorsa, bize hiç muhtaçlık yoksa, bu türlü bakıyorlarsa ne işimiz var orada? Fakat nitelikli çoğunlukla karar alınacağı söylendiğinde ve birinci toplantıda bununla ilgili kararlar alındığında o vakit CHP bu komitede yer alır.

Yalnız CHP’nin bu komitede yer alması, ne Tayyip Erdoğan’ın bu türlü tuhaf beklentilerine, yok işte geçmişteki bilmem neyin kefaleti, mefaleti… Bu türlü sulandırmalar için değil. Türkiye’nin en kıymetli sıkıntısı; terör bitecek, oraya giden askerin anasının gözyaşı dinecek, evvel telaşı dinecek. Sıvasız briket konutlara al bayraklı şehit cenazeleri gelmeyecek. Türkiye’de analar ağlamayacak. Oraya harcanan para da iktidarımızda teröre harcanmayacak; yoksullukla gayrete harcanacak, kalkınmaya harcanacak. Biz bunun için bir yerde olacaksak oluruz.

Kamuoyunda şey üzere anlaşılıyor, birtakım bakıyorum, görüyorum, Anayasa tartışmaları. Biz dedik, hatta açık açık söyledim. ‘Seninle ne anayasası, menemen yapmam’ dedim. Tıpkı çizgideyiz. Bu komite, anayasa yapacak bir komite değil. Ona niyetlenen bizi yanında bulamaz. Zira anayasaya uymayanla anayasa yapılamaz. Bu kurul hukuk üretecekse, bu kurul hakkaniyet üretecekse, demokrasi üretecekse, barış üretecekse bu kurulun dışında kalınamaz. Neden kalınamaz? Millet milletin vekilini; Kadim Durmaz’ı Tokat’tan, Ali Yetenekli Başarır’ı Mersin’den ‘Git, çalış’ diye yolluyor. Meclis kurul kurmuş, 10 kişilik sana kontenjan vermiş. ‘Sen 10 bireyle burada misyon yapmalısın’ diyor. ‘Ben yapmam’ diyemezsin.

“CHP’NİN OLDUĞU KURULDAN DEĞİL, OLMADIĞI KOMİTEDEN KORKSUN HERKES”

CHP’nin olduğu kuruldan değil, olmadığı kuruldan korksun herkes. CHP cumhuriyeti tartışacak bir yerde olmaz. Cumhuriyetin tartışıldığı bir yerde olmaz. Cumhuriyetin kolonlarına çivi çakılan, bakın kolonlarının kesildiği değil; çivi çakmaya yeltenenin elinden o cazibeli alır, o kurulda olmaz. Lakin CHP, demokratikleşme olacaksa orada olur. Bakın bugün Türkiye’nin en büyük sorunu demokratikleşme, adil yargılanma sıkıntısı. Cezaevlerinde hatasız duran birçok kişinin tahliyesi kelam konusu.

Bir yandan bu süreçte öbür tahliyeler gelecek. ‘Onlar bir yandan olsun, sonra öbür tarafta öbürleri siyasi sebeplerle içeride dursun.’ Bu türlü bir şey yok. Ne Figen Yüksekdağ durabilir ne Selahattin Demirtaş durabilir ne Ekrem İmamoğlu durabilir ne Ahmet Özer durabilir ne de hatasız, günahsız bürokratlarımız yalnızca bir cürmün parçasıymış üzere durabilir. Bunların konuşulacağı, çözüleceği, problemin ilerleyeceği bir kurulda oluruz. İlerlemiyor mu? Evvel ilerletmeye çalışırız. Yok, geri mi gitmek istiyorlar? Olmayız. Tayyip Erdoğan demokrasiyi bir araç olarak görmüş. İşine gelince binmiş, işine gelmeyince inmiş de demokrasiyi rafa kaldırmış, sandığa saldırmış, kimse ‘Sen demokrasi treninden niçin indin?’ demeyecek, CHP bu komiteye girerse… Katolik nikahı var güya. Yanlış işler konuşacaklar, gerçek işler yapmayacaklar, o komitede bindiğimiz üzere ineriz. Tayyip Erdoğan bu konforu ömrü boyunca kullanacak da CHP şimdiden niçin sonuç alabileceği bir komitede demokrasiyi zorlamak için, hem de nitelikli çoğunlukla karar alınacaksa bulunmayacak? Ya da niçin girdi diye AK Parti’yle, AK Parti’nin getirdiği bir kadro şeylere yalnızca tasdik memuru, noter üzere vazife yapacak? Bu özgüvensizlik niçin yani?

CHP çatır çatır gayret ediyor. Gayretini alanda, meydanda, sokakta, otobüsün üstünde de Meclis’in kürsüsünde de sürdürmeye devam edecek. Kimse bizden bu süreçte kusurlarından dönmeyen, yanlışlardan geri adım atmayan hiç kimse CHP’den ‘mış gibi’ siyaset yapmasını beklemesin. Memlekette darbe var, püskürtmeye uğraşıyoruz. Meydanlardaki uğraş devam edecek. Milletin verdiği vazifeyle geldiğimiz Meclis’te de bir taban var. O tabana gideceğiz, uğraşımızı yapacağız. Yok, bu yer size nazaran değilse o vakit CHP o tabanda olmaz esasen. Kimsenin korkusu, kaygısı olmasın. CHP’nin olmadığı yerde her şey olur. Olduğu yerde bir şey oluyorsa ya güzel bir şey oluyordur, yanlış bir şey oluyorsa aslında içinde biz olmayız. Bunu herkes böylece görsün.”

CHP SÖZCÜSÜ: “KOMİSYONA GİRMEYECEK HALİMİZ YOK”

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel ise MYK toplantısı sürerken basın toplantısı düzenledi.

“Terörsüz Türkiye” çalışmaları kapsamında TBMM’de kurulacak komite için CHP’nin üye belirleyip belirlemeyeceği konusunun MYK gündeminde yer aldığını aktaran Yücel, “CHP olarak kendi önerdiğimiz komiteye girmeyecek halimiz yok. Millet, milletvekillerini çalışsınlar diye görevlendiriyor. Elbette gireceğiz. Lakin ‘Adını biz belirleriz, istediğimiz nisapla karar alırız’ üzere bir işin içinde de olmayız. Genel Liderimiz Sayın Özgür Özel, komisyonla ilgili ya eşit temsil ya da nitelikli çoğunlukla karar alınması gerektiğini açıkça tabir etti” diye konuştu.

Komisyondan, Türkiye’ye tesirli ve müspet katkılar sağlayacak kararlar alınmasının beklendiğini lisana getiren Yücel, şunları kaydetti:

“Bu kurulun işleyişinde demokrasi istemek en doğal hakkımız. O yüzden komitede eşit temsil ya da nitelikli çoğunlukla karar alınacağına dair yetkili bir ağızdan bir açıklama yapılsın, biz de kurula girelim. O komitede, başta şehit aileleri ve gaziler olmak üzere terörden ziyan gören tüm kısımların sigortası CHP’dir. CHP’nin olduğu yerde üniter devlet tartışılmaz. CHP’nin olduğu yerde Anayasa değişikliği tartışılmaz. O kurulda CHP varsa, kimse korkmasın. Asıl o kurulda, CHP’nin olmaması risktir. CHP, komiteyle ilgili, herkesin duyduğu birtakım tasalarla ilgili kontrol ve itiraz vazifesi görecektir. Lakin şunun da altını çizelim, ‘Diyarbakır’da demokrasi, İstanbul’da otokrasi’ ya da ‘Doğu’da barış, İstanbul’da savaş… Yeni düşman CHP.’ Bu türlü bir yaklaşıma da müsaade vermeyiz, bu türlü bir oyunun kesimi da olmayız.”

“BİZİM İÇİN DEĞERLİ OLAN UNSURLAR VE PRENSİPLERDİR”

CHP Sözcüsü Yücel, bir basın mensubunun, komitede CHP’yi hangi üyelerin temsil edeceğini sorması üzerine şunları söz etti:

“Bizim için değerli olan kurulda kimlerin vazife alacağı değil, unsurlar ve prensiplerdir. Demokrasi ve Adalet Komitesi ismi altında uzun müddettir çalışan bir kurulumuz var. O komitede misyon alan arkadaşlarımızdan katılacaklar olabilir, dışarıdan katılacaklar olabilir. Bizim için kıymetli olan şu anda kurulun işleyiş biçimi, temsil oranı ve karar alma sürecidir. CHP’nin bu bahisteki hassasiyetleri giderilirse, komitede misyon alacak çok sayıda nitelikli arkadaşımız vardır. Bir halde onların görevlendirmeleri yapılır.”

İYİ PARTİ YER ALMAYACAK

İYİ Parti, “Terörsüz Türkiye” maksadı doğrultusunda TBMM’de kurulacak komitede yer almayacak. Genel lider Müsavat Dervişoğlu, mevzuya ait 25 Temmuz’da, “Kurulması planlanan bu komisyonda İYİ Parti olarak yer almayacağımızı bir kez daha kamuoyunun dikkatlerine arz ederim” dedi.

MHP’DEN KİMLER VAR

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 26 Temmuz’da kurula katılacak isimleri açıkladı:

“Milliyetçi Hareket Partisi kelam konusu komiteye dört kıymetli isimle katılacak olup bu isimler, Genel Lider Yardımcımız ve İstanbul Milletvekilimiz Sayın Feti Yıldız, Sakarya Milletvekilimiz ve Anayasa Kurul Üyesi Sayın Muhammed Levent Bülbül, Kırıkkale Milletvekilimiz ve Adalet Kurul Üyesi Sayın Halil Öztürk, Tokat Milletvekilimiz ve Adalet Komite Üyesi Sayın Yücel Bulut’tur. Nitekim ve nihayet bir darbımesel yaygınlığı kazanan ‘Barika-i hakikat, müsademe-i efkardan doğar’ kelamı, yani fikirlerin çarpışmasından hakikat güneşinin doğacını belirten veciz tabir gerçekçi ve gerekli manasını bulacaktır.”

MHP’DEN İSİM ATAĞI: “KARDEŞLİK VE DAYANIŞMA KOMİSYONU”

MHP’li Feti Yıldız, Meclis’te kurulacak komisyon için “Kardeşlik ve dayanışma komisyonu” ismini kullandı.

MHP lideri Bahçeli, komisyon için partilerin üye bildirim mühletinin dolmasına bir gün kala, kurul için partisince görevlendirilen dört isimle bir ortaya geldi. Görüşmede çekilen fotoğrafı toplumsal medya hesabından paylaşan MHP Genel Lider Yardımcısı Feti Yıldız, şunları kaydetti:

“Terörsüz Türkiye için Gazi Meclis’te oluşturulan ‘kardeşlik ve dayanışma komisyonu’ üyeleri: Sayın Muhammed Levent Bülbül, Sayın Halil Öztürk, Sayın Yücel Bulut beyefendiyle birlikte Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’yi ziyaret ederek buyruk ve talimatlarını aldık. Milletimiz emin olsun.”

DEM Parti’den sürecin ismine yönelik itirazlar olduğu biliniyordu.

DEM PARTİ DE AÇIKLADI

DEM Parti Küme Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, TBMM’de “Terörsüz Türkiye” maksadı doğrultusunda kurulacak komisyona ait ise 28 Temmuz’da, “Komisyon üyelerimiz belirlendi. Koordinatör küme lider vekili olarak ben, Meral Danış Beştaş, Saruhan Oluç ve Cengiz Çiçek arkadaşlarımız bu komitede çalışacağız daima beraber” dedi.

51 KİŞİ YER ALACAK, SON GÜN 31 TEMMUZ

TBMM’de “Terörsüz Türkiye” gayesi doğrultusunda kurulacak komisyon 51 üyeden oluşacak.

TBMM Başkanı Kurtulmuş’un imzasıyla Meclis’te kümesi bulunan ve temsil edilen siyasi partilere gönderilen yazıda, Kurulda yer alacak milletvekillerinin isimlerinin 31 Temmuz Perşembe günü saat 17.00’ye kadar TBMM Başkanlığına bildirilmesi istendi

Yazıda, AKP’den 21, CHP’den 10, DEM Parti ve MHP’den 4’er, İYİ Parti ve Yeni Yol Partisi’nden 3’er, HÜDA PAR, Yeniden Refah Partisi, TİP, EMEP, DSP ve DP’den 1’er milletvekilinin isimlerinin, 31 Temmuz Perşembe günü saat 17.00’ye kadar TBMM Başkanlığına bildirilmesi istendi.

NUMAN KURTULMUŞ: “AĞUSTOS AYININ BAŞINDA BU ÇALIŞMALARI BAŞLATACAĞIZ”

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 27 Temmuz’da TBMM’de kurulacak Terörsüz Türkiye Komitesi’nin yapacağı çalışmalara şöyle değindi:

“Bütün siyasi partilerin iştirakleriyle millet ismine terörden kurtulma sürecine ve terör örgütünün silahları bırakma sürecine vaziyet etmek üzere ve bu süreçte ortaya çıkabilecek siyasi ve hukuksal düzenlemeleri gerçekleştirmek üzere, bir Terörsüz Türkiye Kurulu kurduk ve inşallah en kısa vakitte, ağustos ayının başında bu çalışmaları başlatacağız. Kısa sürecek. Çok uzun tartışmalarla Türkiye’nin gündemini işgal edeceğimiz bir sorun değildir. Lakin, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bütün partilerin ortak kararlılığı ile ortaya çıkacak bu kurul tıpkı vakitte Türkiye’nin demokratikleşmesinin yükseltilmesi bakımından da farklı fikirlerin müzakere edileceği, farklı fikirlerin karşılıklı olarak gündeme getirileceği fakat sonunda kesinlikle milletin ve memleketin hayrına olacak kararlarının alınacağı bir çalışma nizamını gerçekleştirecek.”

“MİLLETÇE TAKVİYE VERECEĞİZ, MİLLETÇE OMUZ VERECEĞİZ”

Sürecin çok uzun olmayacağını ümit ettiğini vurgulayan Kurtulmuş, “Bu komite üzerine düşen sorumluluğu yerine getirip, tekliflerini Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin gündemine taşıyacak ve Türkiye bu süreçte Allah’ın müsaadesiyle terörü artık geride bırakmış, hele hele bölgedeki bütün ülkelerin giderek daha fazla terör girdabına sokulmaya çalışıldığı bir devirde terörü geride bırakmış bir ülke olacak. Bunun için daima birlikte çaba edeceğiz. Milletçe takviye vereceğiz, milletçe omuz vereceğiz” tabirini kullandı.

Kurtulmuş, 50 yıllık terör sürecinin az bir vakit olmadığına dikkati çekerek, “Eğer bu memlekette bu ülkenin insanları ortasına emperyalistlerin vekalet örgütleri olarak kullandığı bu terör şebekeleri başarılı olsaydı, Türkiye çoktan bölünürdü lakin bu ülkenin Türk’ünü, Kürt’ünü, bu ülkenin Alevi’sini, Sünni’sini, birbirinden ayırt etmeye kimsenin gücü yetmemiş kimsenin de gücü Allah’ın müsaadesiyle yetmeyecektir” dedi.