Sosyal medyaya Bakanlık ayarı: Nedir bu ‘Komşu Anne’ uygulaması
Basın mensuplarıyla bir ortaya gelen Göktaş, aile yapısı, nüfus siyasetleri ve ‘Komşu Anne’ uygulaması hakkında değerlendirmelerde bulundu. Bakan, özellikle sosyal medyanın çocukların ruhsal ve toplumsal gelişimi üzerindeki olumsuz tesirlerini azaltmayı hedeflediklerini vurguladı.
Çocuklara yönelik toplumsal medya düzenlemesine değinen Göktaş, yeni yasama periyodu açılır açılmaz bu hususla ilgili yasa tasarısını sunacaklarını söz etti. Bilgi Teknolojileri ve İrtibat Kurumu’nun burada çok değerli bir vazifesi olduğunu söyleyen Göktaş, “Avustralya’nın geçen sene başlattığı 16 yaş altı toplumsal medya yasağı gündemde oldu. Kanunları çıkarmak kolay ancak uygulaması biraz zahmetli. Biz geçen sene iki çalıştay yaptık. Ülkemize mahsus bir model çalışıyoruz. Birinci evrede biz 13 yaş altı demiştik. Sonra 13-16 yaşta burada bir kademe uygulayalım dedik lakin bakanlık olarak bizim teklifimiz 16 yaş altı olması tarafında. Genel literatür de bu şekilde” diye konuştu.
DİJİTAL EBEVEYNLİK VE KOMŞU ANNE UYGULAMALARI
Göktaş, geliştirilmekte olan Türkiye modeli ile ailelerin dijital ebeveynlik konusunda bilinçlendirileceğini, çocukların inançlı internet kullanımına yönelik rehberlik ve kontrol sistemlerinin güçlendirileceğini söz etti. Ayrıyeten ‘Komşu Anne’ uygulamasının, mahalle ölçeğinde aileler ortasında dayanışmayı ve çocukların toplumsal medya dışında da inançlı ortamlarda gelişimini desteklemeyi amaçladığını söyledi.
Komşu Anne uygulamasının ayrıntılarını da paylaşan Göktaş, şunları söyledi:
“Kadınları ve erkekleri iş hayatından koparmadan, aileleri güçlendirmeye yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Bu model, İskandinav ülkelerinde, Fransa’da, İtalya’da, Almanya’da, Belçika’da, dünyanın pek çok ülkesinde uygulanıyor. Bayanlar, 1-5 çocuk ortasında, kendi konutlarında inançlı ortamı oluşturup bakabiliyor. Komşu Anne adayları, bilhassa Ulusal Eğitim Bakanlığının erken çocukluk eğitimini aldıktan sonra birinci yardım eğitiminden geçiyor. Hedefimiz, anneler bir yere gittiklerinde gözü artta kalmayacak bir model uygulamak. Burada, çocuk gelişimi okuyanlar da bu işi yapabilir. Bir liyakat, bir ehliyet bekliyoruz. Özel kreşlerin maliyetli olduğunu biliyoruz. Ailelerin yükünü hafifletecek, maliyetleri azaltacak bir model”
Yeni düzenlemenin, yalnızca kısıtlama değil tıpkı vakitte eğitim ve bilinçlendirme boyutlarını da içereceği belirtiliyor.
Bakanlık, önümüzdeki devirde uzmanlarla, STK’larla ve ebeveynlerle istişare ederek modeli hayata geçirmeyi planlıyor.
