Özkök kadın futbol maçından konuyu nereye getirdi

Aslında bu yazının başlığı “Bir bayan futbol maçı pazar gecesi İngiltere’nin en çok izlenen yayını oldu” demeliydim…
Pazar akşamı o denli bir futbol maçı seyrettik ki, hala tesirindeyim.
Bir bayan futbol maçıydı bu.
İngiltere Bayan Ulusal Ekibi, İspanya Bayan Ulusal Futbol grubunu penaltılarla yenerek Avrupa şampiyonu oldu.
Size o gece ile ilgili çok çarpıcı sayılar vereceğim, lakin maçı seyrederken ve maçtan sonraki hislerimi da anlatacağım…

BU YIL ERKEK HARİKA LİGİNDE BU KALİTEDE BİR MAÇ SEYRETMEDİK

Önce birinci hissimle başlayayım.
Bu maçı seyrederken içimden şöyle bir his geçti:
“Bu yıl Türkiye Muhteşem Liginde, yani erkek futbol liginde bu kalitede bir maç seyretmedik.
Daha da tezli bir şey söyleyeyim.
Seyrettiğim İngiltere bayan ulusal futbol grubunda, bizim Fenerbahçe, Galatarasay, Beşiktaş ve Trabzonspor’da rahatlıkla erkeklerle birlikte futbol oynayacak en az 4 futbolcu vardı.

KADIN TEKNİK YÖNETİCİLERİN TAKTİK DEHASI ERKEKLERDEN YÜKSEK Mİ

İngiliz bayanları pazar gecesi bize şunu gösterdi.
Erkek futbolcuların fiziki üstünlüğü olabilir.
Ama futbolun zekâ, teknik, taktik ve kadro oyunu faktörleri ön plana çıkınca şu görülüyor:
Kadın ekipleri güzel bir teknik yöneticinin futbol zekasını alana uygulamada erkeklerden çok daha başarılılar.

SÜPERSTAR ALAMAYAN ERKEK FUTBOL GRUPLARI BAYAN YÖNETİCİYE YÖNELEBİLİR

Acaba erkek futbol kadrolarını bayan teknik yöneticiler mi yönetmeli
Asıl kıymetlisi de şu.
Bazı kadrolar süperstar futbolcu alacak paraya sahip değil.
Böyle gruplar İngiltere Ulusal Ekibinin Hollandalı Johan Cruyff’u olarak gördüğüm bayan teknik yöneticisi Sarina Wiegman üzere yöneticilere yönelebilirler.
Böylece bayan grupların geliştirdiği tesirli teknik futbolla daha uygun sonuçlar alabilirler.

EN ÇOK BİRANIN İÇİLDİĞİ GECENİN YÜZDE 50’Sİ BAYAN SEYİRCİLERDİ

Şimdi maç gecesine döneyim.
Pazar gecesi İngiltere’de gerçek manada bir toplumsal değişim gecesi yaşandı.
Londra ve öteki kentlerin pubları ağzına kadar doluydu.
Maçları yayınlamayan televizyon kanaları, Youtube kanalları, TikTok, Instagram bu publardan bütün maç boyunca canlı yayın yaptılar.
Publarda maçı izleyenlerin en az yüzde 50’si kadınlardı.
Herhalde İngiltere tarihinin en çok bira tüketilen gecelerinden biri olmuştur.

BBC’DE 2025 YILININ EN ÇOK İZLENEN “TV ANI” OLDU

Yapay Zekâ aracığıyla, bu gece ile ilgili izlenme ve toplumsal paylaşım sayılarını çıkardım.
Bütün dünya açısından çok düşündürücü bir durum var.
(*) BBC One ve BBC’nin dijital platformlarında, maç izlenmesi sırasında kaydedilen pik (Zirve) seyirci sayısı 12,2 milyon şahsa ulaştı.
(*) BBC yayınında yayınlanan canlı yayındaki bu tepe, 2025 yılının en çok izlenen “TV anı” olarak kayıtlara geçti.

KADIN FUTBOL ŞAMPİYONASI BOYUNCA TEKİL İZLEYİCİ SAYISI 22 MİLYONA ULAŞTI

(*) Maç tıpkı zamanda TV üzerinden de yayınlandı. TV’nin kendi izlenme bilgileri şimdi açıklanmadı, lakin maçın toplam milyonlarca kişi tarafından izlendiği, BBC bilgilerine ek olarak TV izleyicileriyle birlikte toplam seyirci sayısının 13–15 milyon ortasında olabileceği iddia ediliyor.
(*) BBC turnuva toplamı: 22,1 milyon izleyici (tüm turnuva boyunca).

İSVİÇRE’DEKİ STADIN KAPASİTESİ BÜSBÜTÜN DOLDU. 31.500 KİŞİ MAÇI STATTA SEYRETTİ

Sadece İngiltere’de rekor kırılmadı.
(*) Avrupa Bayan Futbol şampiyonası maçlarının oynandığı konut sahibi İsviçre’de final için rekor kırıldı; Swiss Broadcasting Corporation’da en çok izlenen bayan futbol yayını oldu.
(*) Maç, İsviçre’nin St. Jakob-Park (Basel) stadında oynandığı stat büsbütün doluydu ve 31.500 kişi maçı statta izledi.
(*) İspanya ve Almanya’da şimdi resmi sayı açıklanmadı,

MAÇLAR BOYUNCA “WEURO2025” HASTAGI 3.2 MİLYON GÖRÜNTÜLEME ALDI

Sosyal medya sayılarına gelince;
(*) X(Twitter), TikTok, Instagram maç ve sonrasında 40 milyondan dan fazla paylaşım yapıldı.
(*) Turnuva boyunca #WEURO2025 etiketi 3,2 milyar görüntülenmeye ulaştı.
Final sonrası 24 saat içinde:
(*) Instagram: İngiltere grubunun kutlama postu 5,1 milyon beğeni aldı.
(*) X/Twitter: Resmi UEFA Bayanlar hesabından yapılan final paylaşımı yaklaşık 1,7 milyon etkileşim aldı.
Kısaca 27 Temmuz Pazar gecesi Dünya bayan hareketinde “MeeToo” sonrası en kıymetli anlardan biriydi.

O GECE PUB’LARDA NİÇİN “OASİS” KÜMESİNİN İKİ MÜZİĞİ SÖYLENDİ

Ama İngiltere’de yaşanan yalnızca bu değildi.
O gece İngiltere’de iki dev olay bir ortaya geldi.
Publardan yapılan canlı yayınlarını pek birçoklarını izledim.
Kadınlar ve erkekler bütün gece boyunca “Oasis” kümesinin iki müziğini söylüyorlardı.
Çünkü İngiltere 2 aya yakın vakitten beri tam manasıyla bir “Oasis” histerisi yaşıyor.
Manchester kentinin personel sınıfının çocuklarının kurduğu küme bu yazın en çok konuşulan, yaşanılan ve hissedilen olayı oldu.

İKİ KARDEŞİN SARILIP BARIŞMA ANI 2.5 MİLYON GÖRÜNTÜLENDİ

16 yıl evvel dağılan küme tekrar bir ortaya geldi ve Manchester kentinden başlayarak İngiltere’yi dolaşmaya baladı.
Grup iki kardeşin hengameleri nedeniyle dağılmıştı.
Manchester’de sahneye çıktıklarında birbirlerine sarılıp barışma anı görüntüleri Tik Tok üzerinden 2.1 milyon, Instagram üzerinden 450 bir görüntülenme aldı.
Demek ki barışmanın, sarılmanın reytingi giderek büyüyor.

O GECE WEMBLEY’DE OASİS’İN BEŞİNCİ KONSERİ VARDI

Son üç gecedir de Londra’nın Wembley stadında adeta bir toplumsal ihtilal yaşanıyor.
Her gece 80 bin insan stadı dolduruyor ve bütün konser boyunca kümeyle birlikte 1990’ların ve 2000’lerin başını yine canlandırıyorlar.
Hani bizde bir “Yeni Türkiye Masalı” var ya…
İngiltere’de de beşerler “Eski ülkelerini” özlüyorlar…
Wembley’deki konserlerde ve geçen pazar publarda bu hasretin çok çarpıcı bir ispatını da gördük.

OASİS’İN EN HİSSEDEREK SÖYLENEN MÜZİĞİ “GEÇMİŞE ÖFKEYLE BAKMA” DİYOR

En çok söylenen müziklerden biri tabi ki kümenin Spotify üzerinden 2.5 milyara yakın dinlenen müziği “Wanderwall’dı.”
Benim de çok sevdiğim bir müzik.
Ancak konserlerde bir şeye dikkat ettim.
İnsanlar en hissederek bir öteki şarkıyı söylüyorlardı:
“Don’t Look Back In Anger…”
“Geçmişine öfkeyle bakma” diyen bir müzik bu.
Sözleri de çok hoş.

“ZEKÂM KİBRİM OLMUŞSA, İHTİLAL BAŞLATIYORUM YATAĞIMDA”

Bazı satırlarını Türkçeye biraz da duygusallaştırarak şöyle aktarabilirim:
“Zihninin derinliklerine süzül,
Bil ki bulabilirsin,
Oynamak için daha hoş bir yer var.
Hiç gitmediğini söylemiştin,
Ama gördüğün her şey
Yavaşça siliniyor, eriyor.
***
Bir ihtilal başlatıyorum yatağımda,
Çünkü demiştin;
Zekâm kibir olmuş başımda.
Dışarı çık, yaz açmış çiçeklerini,
Şöminenin yanında dur,
O yüzündeki bakışı sil,
Çünkü kalbimi asla yakamayacaksın.
***
Götür beni gittiğin o yere,
Kimsenin bilmediği diyarlara,
Gece mi gündüz mü fark etmez.
Lütfen hayatını koyma ellerine”

BİR BAYAN MAÇI, OASİS’İN BU MÜZİĞİ İLE BİR ORTAYA GELİNCE

Kadın maçı, işte Oaisis’in bütün ülkede yarattığı bu his ile bir ortaya gelince İngiltere’de muazzam bir gece yaşandı.
Bir manada İngiltere’nin, yani dünyanın en kozmopolit ülkesinin tekrar bir millet haline gelişinin kutlaması üzereydi.
Kadın ulusal ekibini birinci kutlayan İngiltere’nin yeni başbakanıydı.
İkincisi ise Müslüman Belediye başkanı oldu.

BENİM HÜZÜNLÜ ÜLKEM TIPKI PAZAR GECESİ SEN TEKRAR BAYAN CİNAYETLERİNİ KONUŞUYORDUN

Geçen pazar gecesi bu sahneleri seyrederken, benim hüzünlü ülkeme döndüm.
Orada bayanların dayanılmaz bir zaferi kutlanıyordu…
Benim ülkem ise her gün bir bayan cinayetini, katledilen bir bayanın dramını yaşıyor ve kutluyordu.
Bize kalan tek müzik güya Sezen Aksu’nun “Ünzile’si” idi.
İngiltere bayanlar ve bir Sanayi İhtilali kentinin emekçi çocuklarının müzikleri ile tek millet haline dönüşürken,
Bize adaletsizlik, acımasızlık, merhametsizlik ve gaddarlıkla her gün biraz daha tek millet olabilmekten uzaklaşıyorduk.
Bir pazar gecesinin bende bıraktığı iz buydu.
Yazım burada bitiyor.
Gerisi bana nazaran yaklaşan bir geleceğin yeni sosyolojisi.
Çok uzun oldu derseniz opsiyonel.
Sadece bir entelektüel analiz…
Okumasanız da olur.

SADECE BAŞLIKLARINA BAKILSA YETECEK BİR YAZI: KALAN BÜTÜN ORMANLARIMIZI KALAN SON FETÖCÜ MÜ YAKTI

İşi gücü azalmış seyretme ve okuma vakti çoğalmış yaşlı insanlara musallat olan iki şey vardır.
Uzun konuşur, daha da uzun müellifler.
Bunların ikisinden ben de mustaribim.
O nedenle sıkıldıysanız sakın ola bir satır ileri gitmeyin.
Benimkinin tersine uzun yazmayıp, uzun okuyabilenlerdenseniz bu yazıyı da bir kenara koyun vaktiniz, sabrınız olduğu bir vakit bakarsınız.
Şimdilik yalnızca başlıklarına bakmak bile yetebilir.

SANAYİ İHTİLALİNİ YAPAN ÜLKE HİS İHTİLALİNİ BAŞLATIYOR

Dünyanın birinci Sanayi İhtilalini Manchester’de başlatan ülkede, artık birebir kentten bir “Duygu devrimi” geliyor.
Ve bu ihtilali Manchester’in emekçi sınıfının çocuklarının müziği coşturuyor.
Kadın futbolcular dünyanın en erkek sporunun kapılarını bayanlara gerisine kadar açıyorlar.

BIYIKLI PARKALI DEVRİMCİLERİN ANLATAMAYACAĞI “YENİ DURUM”

1900’ler Marksist sınıf tahlillerinin anlayamayacağı ve anlatamayacağı yeni bir durum bu.
Bıyıklı, parkalı devrimcilerin “Somut durumun somut tahlili” klişeleri çok demode artık.
Çünkü artık ortada somut bir durum yok.
Onlarsa soyut sözü sözlüklerinden attıkları için soyut durumların tahlilini yapabilecekleri yeni bir manifestoyu yazamadılar şimdi.

İSLAMCILARIN ASLA BAŞ EDEMEYECEĞİ YENİ BİR HİS DALGASI GELİYOR

İslamcıların asla anlayamayacağı, ondan da asla baş edemeyecekleri bir durum bu.
“Ümmet” kavramının üç santimetrekaresini bile fethedemeyeceği yeni bir insan portresi var karşımızda.

“ÜÇÜNCÜ GÖZCÜLER” VE YENİ ŞAMANLAR ARTIK STANDUPÇILARIN MİZAH KARAKTERİ

İnancı “New Wave” inançlar kurtaracak diyenlere ise kelamım şu: “Üçüncü göz”, “Tantrik meditasyoncular” “Çakra açıcıları”, “Perulu şamanlarsa” kurtarıcı diye” gördüğünüz şeyler..
Üzgünüm, giderek standupçıların konusu mizahi karakterler haline dönüşüyorlar.
Çok süratli bir büyük taban dalga geliyor.

AMA EN ZORDA OLANLAR 20’İNCİ YÜZYIL 30’LARININ NOSTALJİĞİ OTOKRAT DEDELER

Ama en dramatik ve maalesef hala en tehlikeli olanlar kimler derseniz…
20’inci Yüzyılın birinci 30 yılının diktatörlük nostaljisinden doğmuş yaşlı otokratlar derim.
Yani 20’inci Yüzyılın güç meraklısı doktriner eski tüfekleri…

TİKTOK, PUBLAR, YOUTUBE, REDDİT, WHATSAPP KÜMELERİ, KONSERLER, STATLAR

Onlar için asıl tehlikenin statlardan, konserlerden, TikTok’tan, Instagram, Youtube, Reddit, WhatApp kümelerinden yükseldiğinin farkında değiller.
Bu yıl Real Madrid Futbol grubun 24 oyuncusunun 10’unun 24 yaş altı gençler olduğunu, Formula 1 yarış otomobillerinin direksiyonlarının yüzde 40’ının 20 yaş altı çaylak pilotların eline geçtiğini, lakin siyasetin 20’inci Yüzyıldan kalmış 70 yaş üstü beş on otokrata sıkıştığını kimse söyleyemiyor onlara.
Çünkü yürek edemiyorlar.

BEŞİNCİ KUŞAK SAVAŞ UÇAĞI YAPIP GECE GÖRÜŞLÜ YANGIN UÇAĞI YAPMAMAK

Baksanıza…
Ülke baştan sona yanıyor…
Bakanlar çaresiz, devletin resmi aygıtı televizyon kanallarının konuşan başları biçare, abuk sabuk yorumlar yapıyorlar.
Beşinci jenerasyon savaş uçağı yapıyorsunuz, fakat gece görüş kabiliyeti olan helikopteriniz, yangın uçağınız yok…
“Yapamadınız” demiyorum, “Yapmadınız” diyorum.
Çünkü Türkiye sanayi bunu yapabilir.
Yani bir tercihti bu…Orman yangınları ile savaşı pek tercih etmediniz.
Sonra otomobilinde üç beş akaryakıt bidonu taşıyan bir adam buluyorsunuz…
Bir tek FETÖ’cü…

15 TEMMUZ’DAN SONRA 390 BİN FETÖ/PYD MENSUBU GÖZALTINA ALINDI HALA MI BİTMEDİ

15 Temmuz’dan bu yana FETÖ’cü diye 390 bin kişi gözaltına alındı. 112 bin kişi tutuklandı.
Toplam 690 bin kişi hakkında süreç yapıldı.
Aradan geçen bu denli yıldan sonra hala 67 bin kişi hakkında soruşturma devam ediyor. Hala 27 bin kişinin mahkemesi devam ediyor.
Cezaevlerinizde 16 bin kişi FETÖ cürmünden mahpusta.
Toplam 123 bin kişi hakkında katılaşmış mahkumiyet kararı var.
Ordu’dan 24 bin, Polis ve Jandarma’dan 33 bin, kamu idaresinden 38 bin kişi ihraç edilmiş.
Ama geriye bir tek FETÖ’cü kalmış ve bütün ormanlarımızı yakıyor.
Durum bu yani…

O ELİ BİDONLU TEK FETÖ’CÜ MÜ KURTARACAK BU REJİMİ YANGINDAN

Tuhaf bir çelişki değil mi…Yani bu rejimi yangını sorumluluğundan dışarda kalabilmiş bir FETÖ’cü kurtaracak…
Ama ben farklı bakarım…
Bu noktadan itibaren Bursa’da bir ormanı FETÖ’cü yakmışsa bile hatalısı onu önleyemeyen Devlettir.
Bu örneği, kendini gücün doruğunda gören idarelerin dramı olarak yorumluyorum.
Böylece devasa bir beceriksizliği, inanılmaz bir teknik sefaleti, kötü tercihi, hamili parti kartlı liyakatsiz yöneticiler ordusunun muazzam hezimetini bir tek FETÖ’cüye bağlayarak, elinizi yıkayıp gidebilir misiniz…

20’İNCİ YÜZYILIN YAŞLI ESKİ TÜFEKLERİNİN İLLÜZYON VE FETRET ZAMANIDIR BU

Böyle bir rejim elbette stadyumlardan, konserlerden, bayanlardan gelen o sesi duyamaz.
Devletin resmi ajansından, Ekrem İmamoğlu’nun yüksek lisans diplomasının da iptal edildiğini övünerek duyurunca, kendini gücün doruğunda hisseder.
İllüzyon periyodu bu türlü başlar…
Aynı vakitte bir Fetret devridir…

DİREKSİYON YALNIZCA GENÇ F1 PİLOTLARINA GEÇMİYOR

Yirminci Yüzyılın bittiğini 21’inci yüzyılın şanssız birinci çeyreğinin de çok makus bir tecrübeden sonra kapanmakta olduğunu fark edemiyorlar.
Ama bilsinler ki direksiyon yalnızca Formula 1’in genç pilotlarına geçmiyor.
Bu yeni dev dalganın üstünde, yeni bir zihniyetten oluşan sörf tahtalarıyla 21’inci Yüzyılın birinci genç kuşağı geliyor.

Ertuğrul Özkök