Odatv hastaneden bildiriyor: Taksici çıkardı cüzdanı ‘Ne varsa Sırrı’ya götür’ Ahmet Kaya’nın eşi oradaydı, ne dedi…
Dün Florence Nightingale Hastanesi’ndeydik.
Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’in son durumunu bir de oradaki yakınlarından dinleyelim dedik…
En son yapılan açıklamayla sağ kalbin kasılmaya başladığını öğrenmiştik… Artık yeniden herkesin gözü kulağı, hekimlerinden ağzından çıkacak birkaç olumlu cümlede…
Kardeşi Ali Bey ile konuştuk: “Durumu aynı’ rastgele bir değişiklik yok, bekliyoruz” dedi. Koşuşturma halindeyken ağzından birkaç cümle alabildik o kadar…
Bir yandan da hastaneye ziyaretçi akını var, biz oradayken İbrahim Kaboğlu, Mehmet Metiner, Nevzat Çiçek geldiler…
Hastanenin karşısındaki parka asılan duygusal bildirili pankartların sayısı artmış… Hepsindeki ortak söz: “Diren”
Önder’in ailesiyle birlikte Adıyaman’dan gelen akrabaları orada… DEM’liler de nöbette… Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Önder’in kızının yanındaydı.
Bir orta aile masasının yanına gittim. Sırrı Bey’in kardeşi Behice Bilgiç ve eniştesi Cemil Bilgiç ile tanıştım.
Her kısımdan bu kadar çok takviye ve hoş dilekler alması, onların gözünden nasıldı, bunu sordum… Kız kardeşi, “Hepsinde gördüğüm şey, tıpkı samimiyetti” dedi. Memleketleri Adıyaman’dan da hiç tanımadıkları beşerler telefon açıyorlar… birisi kurbanları hazırlamış, Sırrı Bey gözlerini açar açmaz kesip, dağıtacak…
O sırada art masaya Ahmet Kaya’nın eşi Gülten Kaya geldi. Önder’in kızıyla uzun bir sohbete daldılar.
Biz de Önder’in eniştesi Cemil Bey ile konuşmaya başladık… Hastaneye gelirken başına gelen olayı aktardı. Enişte, haberi aldıktan bir gün sonra atlıyor İstanbul’a geliyor. Taksiye biniyor, Florence Nightingale’i söylemeye lisanı dönmediği için “Çağlayan Hastanesi’ne sür” diyor.
Taksici çabucak anlıyor, ziyaret Sırrı Süreyya Önder’e… Sürücü; Tatvanlı… Sırrı Bey’e hem sevgisini anlatıyor hem de elinden geldiğince teselli etmek istiyor. Gazı köklüyor ki enişteyi süratle götürsün… Hastaneye varıyorlar, Cemil Bey, elini cebine atıyor. Sürücü, ödeme almam diyor, diretiyor… Alırsın almazsın… Zorlayarak taksiye bir ölçü koyup kaçıyor. Taksici de iniyor, eniştenin koluna yapışıyor, cüzdanını açıyor… İçi para dolu… “Bak” diyor “Hepsini al, gereksiniminiz vardır, Sırrı Bey için kullan. Buyur bu da numaram. Taksiye ne vakit gereksinimin oldu, orta beni 10 dk’da yanında olurum.”
Cemil Enişte çok duygulanıyor, taksiciye sarılıyor ve ayrılıyorlar.
Cemil Bey, bu olayı anlattıktan sonra telefonundaki görüntüyü gösterdi. Tekrar memleketten… Kuran kursunda çocukları oturtmuşlar, Sırrı Bey için başlamışlar duaya… Hoca da bunu görüntüye çekip Cemil Bey’e göndermiş…
Aileyle sohbet bitti, kendi yerimize geçtim… Bir mühlet sonra Gülten Kaya’nın ayrılmak üzere hareketlendiğini gördüm. Kapıdan çıkmadan, selam verdim ve Sırrı Bey için demeç istedim… Kendisi, şimdi yurt dışından geldiğini, çok üzgün olduğunu söylemekle yetindi. Anladım ki yurt dışından Sırrı Süreyya için gelmiş… Ortalarındaki samimiyete de bakılırsa Gülten Hanım aileden biri üzereydi.
Tekrar geçmiş olsun diyerek yanından ve hastaneden ayrıldım. Hem umutlu hem dertli bekleyişi geride bırakarak…
Osman Erbil
Odatv.com
