Öcalan’ın avukatları da kabul etti: Evet akrabalar
Sözcü’nün haberine nazaran, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile İmralı Cezaevi’nde kalan ve tahliye edilen Veysi Aktaş’ın Aziz İhsan Aktaş’ın akrabası olduğu ortaya çıktı.
Asrın Hukuk Ofisi da hususla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, Veysi Aktaş’ın yasal infaz mühleti dolmasına karşın gecikmeli olarak İmralı Cezaevi’nden tahliye edildiği belirtildi. Açıklamada şu konulara yer verildi:
“Bu haberlerin içeriklerinde, CHP belediyelerine yönelik soruşturmalara temel teşkil ettiği tez edilen bir şahıs ile müvekkilimiz Aktaş ortasında bağ kurma maksadı öne çıkmaktadır. Bulvar gazetelerinin aktüel temsilini oluşturan bu medya organlarının özel bir eforla oluşturduğu ‘haber’, içerdiği bilgilerden daha öte bir algı oluşturma gayesini gütmektedir. Ve bu hedefe erişmek kıymetine basın etiği bir kenara dursun bütün insani ve politik bedelleri çiğnemekten sakınmamıştır. Kaç nesil öteden akrabalık bağını öne çıkararak oluşturulan bilgi çarpıtması ve yönlendirmeyle kendince, CHP kamuoyu ile barış süreci ortasında uzaklık oluşturmaya çalıştıklarını düzgün anlıyoruz.
“TECRİT ŞARTLARINDA GEÇİRDİ”
Bütün bu konulardan bağımsız olarak Veysi Aktaş’ın yargılanma ve infaz sürecine dair birtakım bilgileri kamuoyuyla paylaşmamız gerekmektedir. Müvekkilimiz 1994 yılında gözaltına alınıp, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin tarafsız ve bağımsız olmadığı için adil yargılama yapamayacağını tespit ettiği ve varlıklarına son verilen Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından mahkum edilmiştir. Yasal infaz müddeti 30 yıl olup, 28 Nisan 2024 tarihinde hür bırakılması gereken müvekkilimiz, özgürlük hakkı gasp edilerek 31 yıl 3 ayın akabinde sonra özgür kalmıştır. Mahpusluğunun son on yılını İmralı cezaevinde mutlak tecrit şartlarında geçirmiştir.
“ZEHİRLİ LİSANLARINA DOLAMALARINI KABUL ETMİYOR, KINIYORUZ”
Şüphesiz bu algı eforlarının nereden beslendiği ve neyi amaçladığı tarafımızca çok yeterli bilinmektedir. Bu nedenle kapsamlı siyasal değerlendirmeler yapmak, kirli ve savaş yanlısı çevrelerin murat ettiği halde lisan konusunda benzeşmekten imtina ediyoruz. Lakin bu taraflı ve yanlış haberlerin Öcalan öncülüğünde başlatılan ‘barış ve demokratik toplum’ sürecini hedeflediğinin uygun anlaşılması gerekir. Barış ve demokratik toplum süreci, Kürt Türk kardeşliğine dayanan, inançları ve başka bölge halklarını, farklı kimlikleri dışlamayan özgür yurttaşlık temelinde demokrasiyle taçlanmış bir cumhuriyet yüzyılının inşa sürecidir. Kendi maddi çıkarları için çatışmadan beslenen, kan ve arbedeyi daim kılmak isteyenlerin bu sürece aksi telaffuzlar geliştirmelerini bir yere kadar anlayabiliriz. Ama hayatının 32 yılını cezaevinde geçirmiş politik bir Kürt’ün tahliyesini ve ailesiyle buluşmasını zehirli lisanlarına dolamalarını kabul etmiyor, kınıyoruz.
“ANLAMAYA DAVET EDİYORUZ”
Bu nedenle bu kirli lisanın panzehrinin demokrasi şuurunu yükseltmek ve ortak hayat kültürünü geliştirmek olduğu bugün daha âlâ anlaşılmıştır. Bu gerçeklikten hareketle bu tip yayınların manipülasyonlarına prim vermeksizin, hatta teşhir ederek, ülkenin geleceğinde tez sahibi olan siyasi partileri, toplumun yarınlarını keder edinen, bayanları, gençleri, işçileri, doğayı ve bir bütün olarak ülkeyi hak ettiği bir formda görmek isteyen herkesi ‘barış ve demokratik toplum sürecini’ anlamaya, dayanak vermeye davet ediyoruz.”
