Erdoğan-Trump yan yanaydı: U masanın perde arkası
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump’ın da iştirakiyle 23 Eylül’de gerçekleştirilen Gazze bahisli bölgesel toplantının perde gerisinden evvel fotoğrafı gündem oldu.
U halindeki masanın başında, Trump ile Erdoğan yan yana oturdu.
Milliyet gazetesi müellifi Didem Özel Tümer, “U masa ve ‘ertesi gün’ planı” başlıklı köşe yazısında, masa tertibinin perde ardını anlattı.
Tümer, “Konuşulanlara nazaran; toplantıdan evvel oturma nizamı iştirakçi ülkelerce müzakere edildi. Sonuçta mesken sahiplerinin de tercihiyle, Erdoğan’ın yükünü da yansıtan, yeni bir tartışmaya da mahal vermeyen o oturma planı ortaya çıktı” diye yazdı.
“TÜRKİYE’NİN UĞRAŞI DA TESİR ETMİŞ OLABİLİR”
Didem Özel Tümer’in yazısının ilgili kısmı şöyle:
“Toplantının perde gerisinden evvel fotoğrafı gündem oldu. U biçimindeki masanın başında, Trump ile Erdoğan yan yana oturdu. Başka iştirakçiler ise karşılıklı iki tarafta yer aldı. Bu oturma planını yansıtan fotoğraf daha yayınlanır yayınlanmaz Trump’ın Oval Ofis’te AB önderlerini karşısına dizdiği buluşma ile kıyaslandı. Mesken sahibi ABD ile Katar olmasına rağmen, Trump’ın yanında Erdoğan’ın olması dikkat çekti. BM’de konuşulanlara nazaran; toplantıdan evvel oturma sistemi iştirakçi ülkelerce müzakere edildi. Sonuçta konut sahiplerinin de tercihiyle, Erdoğan’ın tartısını da yansıtan, yeni bir tartışmaya da mahal vermeyen o oturma planı ortaya çıktı.
Oturma sistemine toplantının düzenlenmesinde Türkiye’nin gayreti da tesir etmiş olabilir. Her ne kadar sonunda yayınlanan ortak bildiride “Toplantı, ABD Başkanı Ekselansları Donald J. Trump’ın teşebbüsüyle gerçekleşmiştir” sözü yer alsa da, BM marjında ABD ile bölge ülkelerinin buluşması fikri Türkiye’ye ait. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın bir aydan fazla müddettir iştirakçi ülkeler nezdinde bunun için mekik diplomasisi yürüttüğü belirtiliyor. O eforun sonucunda da, Netanyahu üzerinde tesirli olabilecek tek isim olan Trump’ın, bugünkü dördüncü buluşmasından evvel bölge aktörleriyle konuşma fikrini bir nevi “satın alması” sağlandı.”
