Cezve kedinin sahibi Serpil Daşçı: ‘Eros’u öldüren ceza alsaydı Cezve belki hayattaydı’
İstanbul Başakşehir Başak Mahallesi’nde bulunan bir sitede, sitedeki tadilat işlerinde çalışan inşaat personeli Burak Alan, çalıştığı binanın önünde gördüğü kediyi sevecekmiş üzere yaparak kucağına aldı. Kediyi binanın içine götüren Burak Alan, burada hayvana dakikalarca azap yaptı. Hayvanı yere vurarak öldürmesi akıllara tekrar Başakşehir’de sitenin asansöründe, “Eros” isimli kediyi 6 dakika boyunca tekmeleyerek öldüren İbrahim Keloğlan akıllara geldi.
“EROS’TA O ADAM CEZA ALSAYDI CEZVE TAHMİNEN HAYATTAYDI”
Hayvan hakları savunucuları, sokak hayvanlarına yasası sonrası artan şiddet olaylarına dikkat çekerken, patidio_haber isimli Youtube kanalına konuşan kedinin sahibi Serpil Daşçı, şu sözlerle duruma sitem etti:
“Eğer Eros’ta hak ettiği cezayı o adam almış olsaydı tahminen Cezve hayattaydı. Tahminen beşerler iki kez düşünürdü. Nitekim caydırıcı bir ceza olsaydı tahminen o adam iki sefer düşünürdü. ‘Ben ne yapıyorum, benim sonum mahpus olur’ korkusunu yaşamadı bu adam. Neyi yaşadı biliyor musun? ‘Ben bunu öldürürüm, paşa paşa çıkarım, ne olacak ki’… Ben yalvarıyorum, davet falan değil, yalvarıyorum. Hakikaten de Cezve’yi unutturmayın. Şayet Cezve’de de bu adam mahpustan ceza almadan çıkarsa bundan sonrakilerin önüne hiç geçilmeyecek. Mahkeme günü aşikâr olsun, herkes gelsin. Ben tek başıma gitsem ne olur, beni kim sayar ki… Hiç kimse benim sesimi duymaz.
“ÖLÜMÜ BOŞA OLMASIN BENİM KIZIMIN”
Ölmesinin bir nedeni olmalı diye düşünüyorum. Geride kalanların işine yaramalı bence. Bir hayvan bu kadar sessiz yaşayıp da ülkeyi ayağa kaldırarak gittiğine nazaran bir nedeni vardır. Geride kalanların işine yarasın. Bakanlara, bu cezayı yazanlara, caydıranlara sesleniyorum. Mevti boşa olmasın, benim kızımın vefatı boşa olmasın nitekim. Kimseye fırsat vermesin. Başkalarının canını tahminen kurtarır. O denli düşünüyorum. Cezve geldi geçti, bir sürüsü daha gelip geçer. Lakin bu halde gitmesinler.”
NE OLMUŞTU
Cezve isimli kedinin sahibi Serpil Daşçı şunları söylemişti: “Bebekliğinden beri bende, 6 yıldır bendeydi. Kısırlaştırmıştım, ismi Cezve’ydi. İsmi bile vardı. Annesini köpek boğmuştu. Küçücüktü, ben aldım büyüttüm onu. Dün gece birlikteydik. Sabah kapıdan çıkarken ben ona, ‘Kızım konuta erken gel. Ben gideceğim. Gelir misin ben gitmeden?’ dedim. Bana baktı, sonra kapıdan çıktı, gitti ve bir daha gelmedi. Bir kişi onu yerden yere çarptı. Bunu bir insan yapamaz, yapmamalı.
Yan blokta tadilat varmış, boya badana işi. Çalışmaya gelmiş. Kızımı kandırıyor, sevmek için kucağına alıyor. Binanın içine sokuyor, orada başını okşuyor. Çocuğumun kuyruğundan tutup yere çarpıp, tekmeliyor. Eros neyse ona da onu yaptılar. Eros’u izlediğimde ben uyuyamamıştım. Benim çocuğumun bunu yaşayacağını hiç düşünmedim.”
İddiaya nazaran Burak A. tabirinde “Boyacı olarak çalışmaktayım. Yaklaşık 10 gündür orada boyama işi ile uğraşıyorum. gereç almak emeliyle otomobile indiğimde daha evvelden sevmiş olduğum kediyi gördüm. Kediyi sevmek istedim. Kucağıma almak istedim. Kucağıma alacağım sırada kedi bana saldırdı. Ben refleks olarak kediyi fırlattım. Sonradan kediye çok sinirlendiğim için kediyi tekmeledim. Gözümü hırs buladığı için duramadım. Bu türlü olsun istemezdim. Husus tesirinde ya da alkol tesirinde değildim. Mahrumluk çekmiyordum. Şuurum yerindeydi. Pişmanım. Kediyi ben o anda bir kedi olarak değil can düşmanım olarak gördüğüm için o biçimde davrandım. Neden bu türlü yaptığımı bilmiyorum. Oraya diğer bir vatandaş gelince ve beni o halde görünce olay sonlandı” demişti.
Odatv.com
