Biraz da siyaset magazini: Aksilikler Trump’ı bırakmadı
BM üyesi ülkelerin başkanları ve üst seviye temsilcilerini bir haftalığına New York’ta bir ortaya getiren BM 80. Genel Kurulu oturumu başladı. Genel Heyet dünya başkanlarının Genel Konsey hitapları başladı.
ŞARA NEWYORK SOKAKLARINDA
BM Genel Kurulu’nun 80. oturumuna katılmak üzere, ABD’de bulunan Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara, New York sokaklarında görüntülendi. Manhattan sokaklarında yanındaki muhafaza ordusu ile dolaşan Şara’nın manzaraları bilhassa toplumsal medyada büyük dikkat çekti.
TRUMP’IN ŞAŞIRTAN BM KONUŞMASI
Birleşmiş Milletler Genel Heyeti’nde açıklamalarda bulun ABD Başkanı Donald Trump, ABD’nin kendi devrinde altın çağını yaşadığına dair tanıdık bir anlatı ile konuşmasına başladı. Emlakçılık yaptığı devirde BM binasının onarım ihalesine girdiği fakat kazanamadığını tabir eden Trump konuşmasında BM’nin fonksiyonunu sorguladı.
Konuşmasını sürdüren Trump’ın prompteri bozuldu. Trump, prompterdaki arızanın akabinde “Bu konuşmayı prompter olmadan yapıyorum” diyerek kelamlarına başladı. Akabinde, “Prompter şu anda çalışmıyor ve bu benim için büyük bir eza değil. Burada sizinle birlikte olmaktan memnunum. Sırf şunu söyleyeyim, bu prompteri yöneten kişi sahiden çok büyük bir belaya girdi. Evet dostum, başın belada” tabirlerini kullandı.
Trump ayrıyeten BM Genel Merkezi’nde yaşadığını söylediği bozuk bir asansörden ve daha evvel lisana getirdiği teleprompter probleminden kelam etti:
“Birleşmiş Milletler’den aldığım iki şey var: Makûs bir yürüyen merdiven ve makus bir teleprompter” dedi. BM’nin maksadını sorgulayan Trump şöyle devam etti:
Birleşmiş Milletler’in maksadı nedir? BM’nin muazzam bir potansiyeli var. Bunu her vakit söyledim. Hakikaten çok büyük bir potansiyel… Ancak o potansiyele yaklaşmaktan bile çok uzak. Birden fazla vakit, en azından şimdilik, yaptıkları tek şey sert tabirlerle dolu mektuplar yazmak, ancak sonra o mektupları takip etmemek. Bu boş sözlerdir ve boş kelamlar savaşları bitirmez. Bu savaşların her biri için Nobel Barış Ödülü’nü kazanmam gerekirdi.”
BAHÇELİ’DEN ERDOĞAN’A ‘BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’ TELEFONU
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP Genel Lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Konseyi’ndeki konuşmasından ötürü tebrik etti.
Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı BM 80. Genel Kurulu’ndaki konuşmasının akabinde telefonla aradı.
Erdoğan’ı konuşmasından ötürü tebrik eden Bahçeli, ayrıyeten “İsrail’in Gazze’de uyguladığı soykırıma karşı dünya önderlerine Filistinli mazlumların yanında durma” daveti yapmasının kıymetli olduğunu belirtti.
“ENGLISHMAN IN NEW YORK” MÜZİĞİNİN ANLAMI
Sting’in “Englishman in New York” müziği, aslında Amerikalı-İngiliz muharrir ve eşcinsel hakları savunucusu Quentin Crisp’ten ilham alınarak yazılmıştır.
Yabancılık ve farklılık hissi: New York üzere büyük ve renkli bir kentte bile İngiliz kimliğiyle, kendi kültürü ve alışkanlıklarıyla var olmaya çalışan birinin hissettiği “farklı olma” durumunu anlatır.
Bireysellik ve özgünlük: Müzikte, topluma uymak için değişmeye çalışmayan; kendi üslubuyla, halleriyle, kıymetleriyle yaşayan bir kişi anlatılır.
Özgürlük ve cüret: “Different” (farklı) olmak, diğerlerinin gözünde tuhaf karşılanmak ya da dışlanmak manasına gelse bile, kişinin kendi kimliğini müdafaası bir cüret göstergesidir.
Kültürel zıtlıklar: İngilizlerin nezaket ve görgü kurallarına bağlı hayat biçimiyle, New York’un süratli, sert ve rekabetçi kültürü ortasındaki fark da müzikte işlenmiştir.
