Avrupa korktu: ABD askerlerini çekmesin
Bild gazetesinde yer alan haberde, ABD Başkanı Donald Trump’ın ABD askerlerinin Avrupa’dan büsbütün çekilmesini reddetmesine karşın Avrupa’da, kelam konusu müzakerelere ait büyük bir kaygının hakim olduğu belirtildi.
Haberde Batılı güvenlik servislerinin ve siyasetçilerin, Riyad’da yapılan müzakerelerin Avrupa’nın büyük kısmındaki ABD askerlerinin varlığına son verilmesine yol açabileceğinden tasa ettiği öne sürüldü.
Doğu Avrupalı bir güvenlik yetkilinin kelamlarına yer verilen haberde, bu kişinin “Bizim bilgilerimize nazaran bu (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin’in, 1990’dan sonra ittifaka katılan tüm NATO ülkelerinden ABD askerlerinin çekilmesi konusunda 2021’deki talebiyle ilgili” sözünü kullandığı belirtildi.
Haberde, bunun uzmanlar için Rus ordusunun, eski Sovyet cumhuriyetleri Estonya, Letonya ve Litvanya’yı direkt işgal etmesi ve Polonya ile geniş çaplı bir savaşa girmesinden korktuğu en berbat senaryo olduğu aktarıldı.
ABD askerlerinin Rusya’ya yakın bölgelerde bulunmasının Rusya’ya hududu olan ülkelerin bağımsızlığı için en büyük teminat olarak görüldüğü belirtilen haberde, eski Litvanya Dışişleri Bakanı Gabrielius Landsberg’in de toplumsal medya platformu X’ten, (Rusya Dışişleri Bakanı Sergey) Lavrov’un Avrupa’da istikrar için NATO’nun 1997 hudutlarına geri dönmesini ve “Doğu Almanya” dışındaki tüm ülkelerden çekilmesini talep ettiğini paylaştığı kaydedildi.
İtalya’nın da Kosova’dan ABD askerlerinin muhtemel çekilişine hazırlandığı tez edilen haberde, “Bu durumda Avrupalı müttefikler Balkanlar’da Putin’in dostu (Sırbistan Cumhurbaşkanı) Aleksandar Vucic ve güçlü Sırp ordusuna karşı yalnız bırakılacaklar.” sözü kullanıldı.
Haberde bunun da Alman diplomatlar tarafından “akla yatkın” bir senaryo olarak tanımlandığı belirtildi.
Şu anda yalnızca Almanya’nın Ramstein kentindeki ABD üssü ve İngiltere’deki hava üslerinden ABD askerlerinin çekilmesinin tartışılmadığı ileri sürülen haberde, Trump ve Putin’in bir mutabakata varması halinde Avrupa’nın geri kalanının geniş kapsamlı değişikliklere hazırlıklı olması gerektiği kaydedildi.
