Abdülkadir Selvi bile kabul etti: CHP önde
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının akabinde yapılan anketlerde CHP’nin oy oranını artırdığı sonucu çıktı.
Hürriyet gazetesi muharriri Abdülkadir Selvi bugünkü yazısında bu ayrıntıya dikkat çekti.
Genar, Betimar ve Areda-Survey’in nisan ayı anket sonuçlarını paylaşan Selvi şunları yazdı:
CHP Mİ AK PARTİ Mİ
19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’na yapılan yolsuzluk operasyonundan sonra muhalif kitleleri hareketlilik haline geçiren CHP’nin oylarında bir ölçü artış gözüküyor.
Gürkan Duman’ın başkanı olduğu Betimar’ın anketinde CHP yüzde 32.5, AK Parti yüzde 30.6 çıkıyor. MHP yüzde 10.1 alırken, DEM Parti yüzde 9.4, Zafer Partisi yüzde 4.3, İYİ Parti yüzde 3.6,
Yeniden Refah Partisi ise yüzde 2.9 çıkıyor.
İhsan Aktaş’ın başkanı olduğu GENAR’ın Türkiye raporunda ise AK Parti ile CHP başa baş bir tablo ortaya koyuyor.
AK Parti yüzde 35.8 çıkarken, CHP yüzde 35.6 çıkıyor.
DEM Parti’nin yüzde 9 çıktığı ankette, MHP yüzde 8.8, Zafer Partisi yüzde 2.5, Yeniden Refah Partisi yüzde 2.4, İYİ Parti yüzde 2.3 çıkıyor.
Yusuf Akın’ın genel müdürü olduğu Areda-Survey’de ise CHP yüzde 34.9, AK Parti yüzde 32.6 çıkıyor. MHP’nin yüzde 8.1 çıktığı ankette, DEM Parti yüzde 8.5, İYİ Parti yüzde 4.5, Yeniden Refah Partisi yüzde 2.6, Zafer Partisi ise yüzde 3.4 çıkıyor.
ÜÇ NOKTA
1- Bu sonuçlara nazaran CHP, İmamoğlu ile birlikte bir rüzgâr yakalamış lakin bu ona seçim kazandırmaya yetmiyor.
2- Siyasi kutuplaşma CHP ve AK Parti’ye yaramış. Küçük partilerden büyük partilere yanlışsız bir oy kayması yaşanmış.
3- Yerel seçimlerde birinci parti olarak çıkan CHP birinciliğini ağustos ayına kadar sürdürmüştü. Bu sefer nefesi nereye kadar yetecek? CHP sadece parti içi problemlere odaklandığı, hayat pahalılığı ve geçim badiresinin muhalefete değerli fırsatlar sunduğu bir ortamda halkın sıkıntılarına eğilmediği için yükselişleri de süreksiz oluyor. İmamoğlu hakkındaki yolsuzluk davası ilerledikçe CHP’nin oy oranı ne olacak.
İMAMOĞLU ALGISI
Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına yol açan yolsuzluk operasyonu, siyasi istikrarları etkiledi.
Genar’ın anketine katılanların yüzde 36.7’si ‘yolsuzluk yaptığına inanmadığını’ söylerken, ‘yolsuzluk yaptığına inanıyorum’ diyenlerin oranı ise yüzde 28.5, ‘dava sonucunu beklemek gerekir’ diyenlerin oranı ise yüzde 25.6 çıkıyor.
Betimar’ın anketine katılanların yüzde 55.8’i ‘siyasi karar’ olarak görürken, yüzde 33.6’sı ‘yargı kararını yanlışsız bulduğunu’ tabir ediyor.
Areda-Survey’in anketine katılanların yüzde 48.1’i Ekrem İmamoğlu’na ‘haksızlık yapıldığına’ inanırken, yüzde 48.2’lik bir kesim ise ‘yolsuzluk olduğuna’ inanıyor.
Ekrem İmamoğlu kararını ‘siyasi bulanların’ oranı yüzde 48.9 çıkarken, ‘hukuki’ diyenlerin oranı yüzde 45.1’de kalıyor.
SÜREÇ YÖNETİMİ
İmamoğlu’nun diploması 18 Mart’ta saat 18.00’de iptal edildi. İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk operasyonu ise 19 Mart sabah 06.35’de başladı. Ortadaki fark yalnızca 12.5 saat. Operasyonun üst üste gelmesinin toplumun bir kısmında sorgulamaya ve İmamoğlu lehine bir mağduriyet algısının oluşmasına neden olduğu anlaşılıyor. Süreçlerin kendisi kıymetli olduğu kadar süreç idaresi de kıymetlidir. Süreç idaresindeki yanlışlar mağduriyet algısının oluşmasına neden olmuş üzere gözüküyor. İmamoğlu’na yönelik operasyonun bir yolsuzluk, rüşvet ve irtikap olayı olduğunu anlatmakta yetersiz kalındığı anlaşılıyor
YABANCILARA ŞİKÂYET
Bu süreç en çok Özgür Özel’e yaradı. Ancak bu süreçte iki değerli yanlışı oldu. Biri Türkiye’yi yabancılara şikâyet etmesi, başkası ise boykot kararıydı. İngilizlere karşı Kurtuluş Savaşı vermiş olan Atatürk’ün partisinin lideri İngiliz Başbakanı Starmer’den yardım dilendi. “Terk edilmişlik hissediyoruz” dedi.
Genar’ın anketinde Özgür Özel’in davetini yanlış bulanların oranı yüzde 49.2 çıkarken, destekleyenlerin oranı ise yüzde 29.3’te kalıyor.
Betimar’ın anketine katılanların yüzde 37.9’u Özgür Özel’i desteklerken, yüzde 47’lik bir kesim yabancılara şikâyeti yanlış buluyor.
Areda-Survey’in anketine katılanların yüzde 40.8’i yanlışsız bulurken, yüzde 48.1’lik bir kitle yanlış buluyor.”
