‘Riskli’ görülen ülkelerin diğer yüzü: Turizm renk değiştiriyor… ‘Tehlikeli’ ülkelere hayranlık
Portekiz’in en çok okunan dergisi Visão “Tehlikeli’ ülkelere duyulan hayranlık” temalı sayı çıkardı. “Lanetli” yahut “itibarsız” kabul edilen, fakat “giderek daha fazla Portekizli” olan, giderek daha çok turist çeken destinasyonlara ayrılmış “özel seyahat” raporu yayımladı.
HANGİ ÜLKELERİN BELGELERİ VAR
Dosya, Irak, Pakistan, Gine-Bissau, Afganistan, Yemen, Nikaragua…. Ziyaret edilen bir ülkenin kıssasını anlatan, her taraftan şahsiyetlerin imzasını taşıyan makalelerden oluşuyor. Mecmua giriş yazısında çarpıcı bir yorum yapıyor:
“ÖN YARGILARI KIRALIM”
“Bilinmeyene duyulan endişe, kültürel önyargılar, rahatlığa öncelik verme, berbat şöhret, risk algısı, cehalet… Gezegenin büyük bir kısmını seçeneklerimizin dışında bırakmamızın ve böylelikle dünyayı daha âlâ anlamamıza ve büyümemize yardımcı olan daha özgün ve samimi tecrübelerden uzaklaşmamızın birçok nedeni var.”
“PORTEKİZ’DEN BİLE DAHA BARIŞÇIL”
Baş makale, 130 ülkeyi gezmiş seyahat gazetecisi ve blog muharriri Rui Barbosa Batista’ya ilişkin. Batista, “Bazı coğrafik bölgeler, geçmişteki çatışmalar, siyasi istikrarsızlık yahut varsayılan güvensizlik nedeniyle önyargılarla doluyken, bu ülkelerin birden fazla , taarruza uğradığı tek yer olan Portekiz’den bile daha barışçıl” diyor.
İRAN ÖRNEĞİ: KİTAPÇILARI DOLU BİR ÜLKE
Batista “Medya haberleri birden fazla vakit ulusların günlük ömrünü göz arkası eder. Hiçbir hükümet yahut küme bir halkı tanımlamaz” diye yazıyor ve İran örneğini ele alıyor: “Kültürlü beşerlerle dolu (kitapçılar her vakit dolu) ve çok dost canlısı, hayata bakış açıları derin, bin yıllık bir kültüre ve ağır bir toplumsal bağ hissine sahip.”
“ŞER EKSENİ” YALANI
Yazar devamla şöyle demiş: “Ortalama bir beşerden daha fazla seyahat etme ayrıcalığına sahip olanlar ortasında belli bir fikir birliği var: Birçok kıssada sıklıkla ‘şer ekseni’nin bir modülü olarak tasvir edilen İslam ülkeleri, en âlâ ağırlayan ülkelerdir. Bu, kamusal alanın büyük bir kısmını işgal etseler bile, erkeklerle sonlu olmayan bir kültürel özelliktir.”
TEHLİKELİ SOKAKLAR
Kanal D’de bu yaz yayınlanan bir belgesel büyük ilgi gördü; Mert Öztürk’ün sunduğu Kuralsız Sokaklar… Polislerin bile girmeye çekindiği çetelerin hâkim olduğu mahalleler, sistemsiz trafik akışıyla öne çıkan sokaklar ve sosyolojik yansılara neden olan yerlerde çekimler yapıyor. İzleyiciyi, hudutları zorlayan bir seyahate çıkarıyor. Çarpıcı kısımlarına örnek; “Bangladeş – Tren Rayı Üzerinde Yaşam”… Dakka’da tren raylarının hemen yanı başında kurulu pazarlar ve konutlar. Daima vefat tehlikesi, çok kalabalık, güvenlik yokluğu…
ASYA’NIN EN BÜYÜK GENELEVİ
Bangladeş’teki bir bölge; binlerce bayan ve çocuğun ömür gayreti verdiği, dünyanın en büyük yasal genelevlerinden biri. Bu kısım çarpıcı manzaralara sahipti.
POLİSLER GİREMİYOR
Organize kabahat çetelerinin cirit attığı mahalleler Brezilya kısmında yer almıştı. Tıpkı biçimde Kolombiya – Medellín’in Tehlikeli Bölgeleri” kısmında eski kartel bölgeleri, hâlâ yasa dışı kümelerin tesiri altında olan mahalleler kameralardaydı. Bir diğer çete detayı Güney Afrika – Cape Town Çeteleri kısmıydı. Cape Flats bölgesi; dünyanın en yüksek cinayet oranlarından biri. Buraya girmeyi başarmıştı. Ve Hindistan’da Mumbai’nin kaos sokakları. Ekranda izleyenler açısından bir turistik seyahat çerçevesinde olmasa bile “macera düşkünleri” için heyecan verici bir “turistik harita” çiziyordu diyebiliriz.
