Bakan Güler: Süreç dikkatle izleniyor

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler başkanlığında; Genelkurmay Lideri Orgeneral Metin Gürak, Deniz Kuvvetleri Kumandanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Kara Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu ve Bakan Yardımcıları Alpaslan Kavaklıoğlu, Bilal Durdalı ve Musa Heybet ile yurt içindeki ve hudut ötesindeki birlik kumandanlarının iştirakiyle görüntü telekonferans toplantısı gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan Bakan Güler, TSK’nın hem alanda hem masada Türkiye’nin elini güçlendirdiğini söz etti.

Bakan Yaşar Güler, toplantıda şunları söyledi:

Bölgemizde ve dünyada çok boyutlu tehditlerin, çatışmaların ve belirsizliklerin ağırlaştığı bir süreçten geçiyoruz. Bu gelişmeler, bizleri yalnızca yakın etrafımızda değil; global düzlemde de daha dikkatli, daha hazırlıklı ve daha dirayetli olmaya mecbur bırakmaktadır.

Ülkemizin güvenliği ve bekası, sırf hudutlarımızı korumaktan ibaret değildir. Kara, deniz, hava, uzay ve siber alanda aktif, caydırıcı ve hazır bir Türk Silahlı Kuvvetleri, tıpkı vakitte barış ve istikrarın teminatıdır.

Türk Silahlı Kuvvetleri, bugüne kadar olduğu üzere bugün de vazifesini büyük bir azim, inanç ve kararlılıkla sürdürmekte, her birinizin bu sorumluluk şuuruyla yürüttüğü misyonlar hem alanda hem de masada ülkemizin elini güçlendirmektedir.

SURİYE’DE TÜRKİYE’NİN YADSINAMAZ BİR DENEYİMİ VAR

Suriye’de istikrarın tesisi, toprak bütünlüğünün korunması ve yeni hükûmetin ülke genelinde yasal otoriteyi tesis etmesi, bölgemizin geleceği açısından kritik ehemmiyettedir. Bu kapsamda TSK olarak Suriye’nin güvenlik ve savunma kapasitesinin inşasına dayanak vermeye devam ediyoruz. DEAŞ başta olmak üzere her türlü terör örgütüne karşı gayretimizi sürdürüyoruz.

Bu çerçevede bölge ülkeleriyle yürüttüğümüz temaslar ve oluşturulması planlanan ortak harekât merkezi ile bölgesel sahiplenmenin artırılması, milletlerarası hukuka uygun biçimde barışa hizmet etmesi hedeflenmektedir.

Suriye’deki birtakım hareket ve inisiyatiflerin vakit zaman istikrarı zedeleyici bir boyuta ulaştığını gözlemlemekteyiz. Alanda Türkiye’nin yadsınamaz bir deneyimi vardır ve başta Suriye Yeni Hükûmeti olmak üzere takdir görmekte ve tahlil kaynağı olarak görülmektedir.

TSK, KENDİSİNE TEHDİT OLMAYAN HİÇ KİMSEYE TEHDİT DEĞİLDİR

Biz bölgede sorunları diyalogla çözmekten yanayız. Gayemiz, bölgede rastgele bir istenmeyen hadisenin yaşanmasını önlemektir.

Ancak şu konunun da altını bilhassa çizmek isterim; bu gelişmelerin bölgenin olmazsa olmaz muhtaçlık ve taleplerinin karşılanmasına mani teşkil etmesine müsaade etmeyeceğiz.

Türkiye’nin bu müspet yaklaşımı, hiçbir aktör tarafından istismar edilmemelidir. Bu yaklaşımımız, bölgede istikrar arayışına katkı sağlamak içindir; asla ve asla kimi çevrelerce anlamsız heveslerin, oldubittilerin ya da yeni istikrar oyunlarının motivasyon kaynağı hâline gelmesine müsaade edilmeyecektir.

Her vakit tabir ettiğimiz üzere Türk Silahlı Kuvvetleri kendisine tehdit olmayan hiç kimseye tehdit değildir. Bilakis gittiği her yere istikrar, huzur ve barış götürmüştür. Fakat, bu düzgün niyetli yaklaşımımızın yanlış yorumlanmasına da göz yummayacağımız bilinmelidir.

SÜREÇ DİKKATLE İZLENİYOR

Yeni Suriye Hükûmeti ile SDG ortasında varılan mutabakat kapsamında makul bölgelerdeki çekilme ve evre süreci dikkatle izlenmektedir. Bu noktada Türkiye’nin beklentileri ve çekinceleri muhataplara açık bir formda iletilmiştir.

Bu vesileyle terörle uğraş konusuna da değinmek istiyorum. PKK terör örgütünün temelsiz ve sonuçsuz heveslerinden, aklıselim bir inisiyatifin perspektifine evrilen süreci hassasiyetle takip ediyoruz. Devletin adil ve müşfik eline teslim edilen bu yaklaşım olağan ki en içten ve samimi bir halde desteklenecektir. Alandakiler dâhil bunun yansımalarını şahsen izlemektedir.

Son devirde teslim olup yaptıkları açıklama ve yaklaşımlarla sahanın geleceğini şekillendiren elemanların da sözlerinde bu durumun yansımaları izlenmektedir. Gelişmeler samimiyet ve kararlılıkla uygulandığında mana tabir edecektir.

Bu süreçte bilhassa şu noktayı ehemmiyetle vurgulamak isterim:

Gerçekten barıştan yana olan her teşebbüs desteklenir. Fakat süreci istismar etmeye çalışanlar, vakte oynayanlar, bu tabanı propaganda aracı olarak kullananlar karşılarında sürekli kararlı bir Türkiye bulacaktır.

SİLAH BIRAKMAYAN HER YAPI LEGAL GAYEMİZ OLMAYA DEVAM EDECEK

Hiçbir açıklama, hiçbir beyan, şayet aksiyonla desteklenmiyorsa bizim nazarımızda bir değer söz etmez. Terörün her türlüsünün büsbütün sona erdirilmesi, yalnızca ülkemizin değil bölgemizin ve dünyanın barışına da katkı sağlayacaktır.

Silahı bırakmamakta ısrar eden, kardeşliği değil ayrılığı körüklemeye çalışan her yapı, dün olduğu üzere bugün de legal gayemiz olmaya devam edecektir.

Bu hususta devletimizin duruşu nettir:

Sürecin sabote edilmesine asla müsaade verilmeyecek; toplumun güvenliğini tehdit eden hiçbir yapılanmaya müsamaha gösterilmeyecektir.

TÜRKİYE, GLOBAL BİR GÜVENLİK SAĞLAYICISI

Libya’da, Somali’de, Karadeniz’de, Doğu Akdeniz’de ve Avrupa güvenlik mimarisi içinde üstlendiğimiz vazifeler, Türkiye’nin global bir güvenlik sağlayıcısı olduğunu göstermektedir. NATO kapsamında yürüttüğümüz faaliyetler ve milletlerarası barış misyonlarımız, milletimizin onurlu duruşunu yansıtmaktadır.

İHTİYAT KOMANDO TABURU MİSYONU DEVRETTİ

Bu kapsamda kara, hava ve deniz unsurlarımızla iştirak sağladığımız eğitim ve tatbikatların yanı sıra Kosova ve Bosna Hersek’teki ögelerimiz muvaffakiyetle vazifelerine devam etmektedir. Kosova’nın güvenliğine katkı sağlamak amacıyla 1 Aralık 2024 tarihinde İtalyan Taburundan misyonu devralan İhtiyat Komando Taburumuz, Kosova genel seçimlerinin de icra edildiği kritik bir periyotta görevini muvaffakiyetle yerine getirerek misyonunu 1 Nisan 2025 tarihinde Çok Uluslu Tabura devrederek, problemsiz bir formda Türkiye’ye geri intikal etmiştir.

Tatbikatlarımızla alandaki yetkinliğimizi artırırken diplomatik alandaki teşebbüslerimizle de bölgemizde barışın tesisine öncülük ediyoruz. Ukrayna’dan Afrika’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada barışın, istikrarın ve güvenliğin teminatı olan Türk Silahlı Kuvvetleri, misyonlarını bugüne kadar olduğu üzere bundan sonra da birebir azim ve disiplinle sürdürecektir.

Değerli arkadaşlarım, gündemimiz görüldüğü üzere artan bir yoğunlukta devam etmektedir. Aldığınız kararlar, uygulama azim ve kararlılığınız fark yaratmakta, uygulamadaki profesyonelliğiniz muvaffakiyetin anahtarı olmaktadır.

Bu vesileyle vazife başında olan tüm silah ve mesai arkadaşlarıma teşekkür ediyor, her birinizi sevgi ve hürmetle selamlıyorum. Yolunuz, bahtınız açık olsun.