Le Pen İmamoğlu’nu dünya siyasi gündemine taşıdı: Beni savunmayan Erdoğan’ın rakibini nasıl savunacak
Fransa’da çok sağcı başkan ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un rakibi Marine Le Pen hakkında Avrupa Birliği fonlarını partisi Ulusal Birlik için adapsız biçimde kullandığı ve yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle dava açıldı. Açılan dava kapsamında mahkeme kararıyla Le Pen’in beş yıl boyunca rastgele bir kamu vazifesine aday olması yasaklandı.
EKREM İMAMOĞLU’NA ATIF YAPTI
Le Pen, hakkında çıkan karara reaksiyon göstererek Fransa idaresini ikili standart uygulamakla suçladı. Düzenlediği basın toplantısında Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na atıf yapan Le Pen, şunları kaydetti:
“Yaşananlar tam bir demokrasi skandalı, tam bir utanç, ülkemiz için büyük bir leke. Yarın dünyada kime en ufak bir demokrasi dersi verebileceğiz? Pekala Sayın Navalny’i kim, nasıl savunacak? Şu anda tutuklu bulunan Sayın Erdoğan’ın başlıca rakibini (İmamoğlu) nasıl savunacaklar? Romanya’da iptal edilen seçim ve engellenen aday karşısında nasıl durabiliriz”
SONER YALÇIN LE PEN’İN KİMLİĞİNİ YAZMIŞTI
Gazeteci – muharrir Soner Yalçın, 28 Nisan 2022 tarihli “Kim faşist” isimli köşe yazısında, Marine Le Pen’e yönelik “faşist” nitelemesini sorgulayarak hangi seçmenden oy aldığını yazmıştı. Yalçın’ın o köşe yazısı şu formda;
“Marion/ “Marie” Le Pen ismi nerede geçerse kesinlikle “faşist” sıfatı ekleniyor.
Her globalleşme aykırısı, her “ulusalcıya” faşist denir mi?
Ekonomide “kamuculuğu” savunan herkese “faşist” denir mi?
Her “güçlü devlet” vurgusunu yapana “faşist” denir mi?
NATO’ya, AB’ye aralı duran herkese “faşist” denir mi?
Rusya, Çin ile yakınlaşmak isteyen herkese “faşist” denir mi?
Hele… Göç aykırılığı yüzünden “faşist” diyorsanız; tüm Batı başkanlarına “faşist” demeniz gerekmez mi?
“Yahudi düşmanı” denen bu siyasetçi bayan, yıllardır Cezayir Musevisi Lois Aliot ile birlikte; ki adamcağız da Ulusal Cephe partisinin genel lider yardımcısı ve belediye başkanı!
Marie Le Pen, soykırımı her seferinde “barbarlığın zirvesi” diye tanımlıyor. Hollanda’daki Müslüman düşmanı sağcı popülist PVV üzere İsrail ile yakınlaşma siyasetlerini savunuyor…
“Haksız, yanlış ve karikatürize imajlı” diye tanımladığı partisini, “şeytanlaştırma propagandasından” çıkarmak için babasını bile partiden attı!
Aşırı sağ nitelenmesini aşağılayıcı görüp reddediyor: “Nasıl çok sağa taraf olurum? Konusu ne olursa olsun taleplerimizin çok önermeler olduğunu düşünmüyorum.”
Macar Jobbik ya da Yunan Altın Şafak üzere neo-Nazi partilerle münasebet kurmayı reddediyor. Bilakis 2015 seçiminde Yunan solcularının ittifak partisi SYRIZA’ya takviye verdi. 1 Mayıs Emekçi Bayramı yürüyüşlerine katılıyor…
Uzatmayayım:
Kuşkusuz, “Sütten çıkmış ak kaşık” demiyorum/ demem; zira -örneğin- kelamlarında Müslümanlara yönelik yabancı düşmanlığı eksik olmuyor.
Şuraya geleceğim:
KİMDEN OY ALIYOR
Marion/ “Marie” Le Pen katıldığı son üç seçimde aldığı oylar şöyle:
2012’de, yüzde 18
2017’de, yüzde 34
2022’de, yüzde 42.
Soru şu; daima artan oylarını kimlerden alıyor? Ki, tüm bu seçmenlere “faşist” denebilir mi?
Son seçime yönelik anketlerde; profesyonel yöneticilerin/ “beyaz yakalıların” yüzde 71’i Macron’a oy verirken, personel sınıfını oluşturan “mavi yakalıların yüzde 68’inin Le Pen’e oy verdiği ortaya çıktı!
Bu, Trump’a seçim kazandıran Amerikan seçmeninin birebir profili…
Bu, İngiltere’deki Brexit oylamasının tıpkı profili…
Sağ-sol siyasi ayrımı artık; küreselciler/kentsel seçkinler ile elinde ulus-inanç kimliği dışında bir şey kalmamış ezilenler ortasında mı?
Fransız sosyolog Sylvain Crepon, Le Pen’in partisi/FN oylarının artışını şöyle kıymetlendirdi:
-”FN oyu globalleşmenin kurbanlarından oluşuyor: Ekonomik kriz ve rekabet nedeniyle batmakta olan küçük esnaftan, özel kesimden düşük fiyatlı emekçilerden, işsizlerden…
-“ FN, yoksulluk içinde yaşayan ve geçimini nasıl sağlayacağı konusunda endişeye sahip insanlardan yeterli oy alıyor…”
Kimi solcuların, “faşist neoliberalizm” olgusunu gözden kaçırıp, “faşist Le Pen bu oyu nereden alıyor” demesi ideolojik körlüktür!”
