Özkök sevinecek Fehmi abisi ile aynı görüşte: 15 Temmuz’da sokağa çıkanlar ile İmamoğlu gösterileri aynı

Karar gazetesi müellifi Fehmi Koru, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik operasyon ve tutuklanmasının akabinde yaşanan protestoları ele aldığı “İktidar ve muhalefet yaşananlardan ne öğrenmiş olabilir?” başlıklı yazısında, “Bir istikametiyle, 15 Temmuz (2016) darbe teşebbüsüne verilen reaksiyonlarla ortak birleştirici bir özelliği var şu son on günde yaşananların… Güya iktidar birinci gün olmasa da sonrasında gelinen noktada bu gerçeği kavramış gibi” diye yazdı.
AKP’deki sessizliğe dikkati çeken Koru, “Kitlesel hareketler, bu kez, Seyahat (Mayıs 2013) ve 17/25 Aralık (2013) sırasında yaşananlardan oldukça farklı. O yüzden bu kez sert karşı çıkışların işe yaramadığını da görmüş olmaları gerekir” satırlarını yazdı.
ERTUĞRUL ÖZKÖK NE YAZDI
Gazeteci Ertuğrul Özkök de Fehmi Koru ile bu bahiste tıpkı görüşte. Odatv’de 25 Mart’ta çıkan yazıda Özkök şöyle yazdı:
“Bu ülkede 22 ve 23 Mart 2025 geceleri, tarihimizde hiç görülmemiş bir zihniyet olayı yaşandı.
Milyonlarca insan sokaklara çıkarak İstanbul’un seçilmiş büyükşehir belediye liderinin bir yargı darbesi ile vazifesinden uzaklaştırılmasına karşı reaksiyonunu ortaya koydu.
Bakın bu bugüne kadar rastlamadığımız bir olaydı.
O gece sokağa çıkan gençler, bugüne kadar yalnızca bu rejimi gördüler.
Hayatları boyunca otoriter bir rejimde yaşamışlardı.
O gece yalnızca İstanbul’da sokağa çıkan insan sayısı, 15 Temmuz gecesi sokağa çıkan insan sayısının üç dört katıydı.
Şunu düşünün…
15 Temmuz gecesi o beşerler, Türkiye’nin Seçilmiş Cumhurbaşkanına bir darbe teşebbüsüne karşı sokağa çıkmışlardı.
22 Mart gecesi bu gençler de İstanbul’un Seçilmiş Büyükşehir Belediye Liderine karşı yapılan bir darbeye karşı çıkmak için sokağa çıktılar.
Bugün övünerek söylüyorum…
15 Temmuz gecesi CNN Türk Televizyonuna çıkıp “Bu bir darbedir, gazeteciler bu darbeye karşı çıkmalı, Cumhurbaşkanının yanında olmalı” diye konuşan siyaset dışındaki birinci sivildim ben.
Yarın olsa yeniden birebir şeyi yaparım.
15 Temmuz gecesi sokağa çıkan beşerler ne kadar erdemli bir demokrasi görevi yaptıysa…
19 Mart Darbesine karşı çıkan bu beşerler da o kadar onurlu bir demokrasi görevi yaptılar.
O darbenin askeri, bunun sivil nitelikli üzere görünmesi sizi şaşırtmasın.
Bugün Anayasamız gereği Cumhurbaşkanlığı yalnızca ‘Seçilmiş bir sivil’ makam değildir.
Aynı vakitte “Başkomutanlık makamıdır…”