Terör örgütü Şam’ın şartlarını nasıl kabul etti… YPG’nin ordu kararında ‘Öcalan ayrıntısı’… Terörsüz Türkiye’ planı mı işliyor

Suriye’deki terör örgütü YPG, Şam’ın orduya katılma teklifini kabul etti lakin bu olay kimi etraflarda şaşkınlık yarattı. Hâlâ karara inanamayanlar ve kuşkuyla yaklaşanlar var. Pekala Suriye’de yaşananların Türkiye’deki süreç ile bir bağlantısı mı var mı… Gelin daha biraz geri sararak olaylar ortasındaki irtibatları kuralım.

ŞAM’DA AĞIRLANAN TERÖRİST

Esad’ın devrilmesinden üç hafta sonra, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet El Şara, Şam’da bir konuk ağırladı. Kürtçe selamladığı ziyaretçisi YPG elebaşı Mazlum Abdi’ydi.

Abdi, bir hafta evvel, başşehre olmayı umuyordu…Ancak “Suriye’deki silahlı kümelerin liderleri” toplantısına Şam idaresi tarafından davet edilmemişti.

Şara-Abdi görüşmesinin ana hususu, YPG’nin silah bırakması ve Suriye ordusuna bağlanmasıydı. Bu husus Ankara’nın da kırmızı çizgisiydi…

‘ORDUYA KATILIRIZ AMA…’

YPG elebaşı, Şara’ya kategorik olarak orduya katılmaya karşı olmadıklarını bildirdi. Lakin işin bir düğüm noktası vardı, o da “örgütün bir blok halinde” orduda yer almasıydı… Yani terör örgütü, kendi militanlarını kendisi yönetecek değişen sadece üzerlerindeki üniforma olacaktı… Buna örnek olarak da Suriye’nin Dera vilayetindeki Ahmet El-Avde güçlerini örnek verdiler. Avde, Esad vaktinde bu tıp bir modelle, Suriye ordusu içinde yer almıştı (Devrileceğini anlayınca Şam’a askeri gücüyle giren ve Esad’ı sırtından vuran da birinci Avde oldu.)

‘ASKERİ KOMİTE KURALIM’ ÖNERİSİ

YPG elebaşı Abdi, Şara’ya bu süreç için ortak bir askeri komite kurulmasını önerdi. Böylelikle toplantı bitti. Kısa müddet sonra Suriye Savunma Bakanlığı kesin olarak, YPG’nin orduda bir blok halinde yer alamayacağını ilan etti. Bu sırada Türk Dışişleri de “YPG’yi Şam halledecek” iletilerini peş peşe milletlerarası kamuoyuna yaydı.

ABDİ ERBİL’DE… BARZANİ’YLE BULUŞMA

Görüşmeden iki hafta sonra Mazlum Abdi, Erbil yolcusuydu. Birinci defa Mesut Barzani ile bir ortaya gelecekti. İkilinin fotoğrafı “Kürt birliği” başlıkları ile basına servis edildi. Görüşmede Abdi, Barzani’den Ankara’yı yumuşatmasını ve müzakerelere açık olduğunu bildirmesini istedi.

YPG elebaşı Erbil’deyken, ABD Merkez Kuvvetler Kumandanı Michael Eric Kurilla, onu Suriye’nin kuzeyindeki üssünde bekliyordu. ABD helikopteri ile döner dönmez Abdi, Kurilla’ya rapor verdi.

YPG’NİN ANA TALEBİ: ADEMİ MERKEZİYETÇİLİK

Aynı gün Abdi, Almanya televizyonu ZDF’e konuştu, “Suriye için ademi merkeziyetçilik öneriyoruz” dedi.

Bir hatırlatma yapalım: YPG terör örgütü, ABD’nin kanatları altında Suriye topraklarının yaklaşık yüzde 25’ini denetim ediyor. En kritiği de, en güçlü petrol ve doğalgaz bölgelerinin bekçiliğini yapıyor olmaları.

CUMHURBAŞKANLIĞI SÜRECİNE KATMADILAR

Aradan yaklaşık bir ay geçti. Bu süreçte Ahmet El Şara, Suriye’de Esad ile savaşan kümeleri tarihi toplantıda bir ortaya getirdi ve Cumhurbaşkanlığını ilan etti. YPG, bu tepeye de davet edilmedi. Dışlanan YPG de, Şara’yı devlet başkanı olarak saymadı. Bir sonraki adım, Suriye anayasasının şekilleneceği Suriye Ulusal Diyalog Konferansı’nın toplanmasıydı… Hazırlık komiteleri oluştu. YPG tekrar davetli listesine girmedi.

HERKES ŞOK OLDU… BİRİNCİ AÇIKLAYAN ODATV

Bu hafta ise beklenmedik bir gelişme yaşandı. Geçen pazartesi günü, YPG’nin kelamda liderliği bir ortaya geldi. Suriye ordusuna katılma ve Suriyeli olmayan YPG’lileri ülkeden gönderme kararı aldı. 8 unsurluk bir mutabakat metni yayımlandı. Haber bir anda şok tesiri yarattı. Türk basını gelişmeyi girmekte tereddüt etti. Suriye kaynaklarından bilgiyi teyit eden Odatv, olayı birinci duyuran yayın organı oldu. Terör örgütü, birinci sefer Ahmet El Şara’yı Cumhurbaşkanı olarak tanıdığını ve kendisini Suriye’nin kuzeyine davet ettiğini de açıkladı. YPG’nin kelamda halkla münasebetler ünitesi, Arap kanallarına şu bilgileri geçti:

ÖRGÜTÜN KABUL ETTİĞİ KRİTİK MADDELER

• YPG, Suriye Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı komutası altında Suriye ordusunun bir modülü olacak.
• YPG’nin orduya bir blok, bir kolordu formundaki bir isimlendirmesi zaruriliği yok.
• Petrol evrakları, Suriye hükümetine teslim edilecek.
• IŞİD üyelerinin yer aldığı hapishanelerin idaresi Şam’a devredilecek.
• Suriyeli olmayan YPG’liler ülkelerine geri gönderilecek.

Ankara ise bu gelişme karışışında ihtiyatlı bir değerlendirmeyi tercih etti. Milli Savunma Bakanlığı, YPG’nin uygulamalarına bakacaklarını belirtti.

TÜRKİYE’DEKİ AÇILIM İLE BİR BAĞLANTISI

Şimdi gelelim, işin Türkiye’deki açılım süreciyle bağlantısına…

Bilindiği üzere, PKK’ya silah bıraktırması için Öcalan’dan bir davet bekleniyor. Kimi çevreler bu türlü bir davet gelse de PKK’nın bunu dinlemeyeceğini söylüyor. Kandil ise Öcalan’ın, PKK kongresine katılmasını ve orada konuşmasını istiyor… Bu defa bir görüntüden bahsediliyor. Görüntünün yayımlanması için evvel bir tarih verildi lakin o tarih tutmadı. Artık DEM’in İmralı heyetinin üçüncü, yani son görüşmeyi yapması bekleniyor. “Bir davet gelecekse, bu seferki görüşmede gelecek” beklentisi yaratıldı.

ÖCALAN’IN MEKTUPLARI

Bu süreçte, Öcalan’ın üç adet mektup yazdığı DEM cephesi tarafından açıklandı. Açıklamayı yapan, DEM Sözcüsü Ayşe Gül Doğan’dı. Verilen bilgiye nazaran mektuplardan biri Kandil’e, başka örgütün Avrupa kanadına, sonuncusu ise YPG’yeydi.

Mektubun YPG’ye ulaştığı tarih dikkatimizi çekti. Mektup tam da YPG’nin kendi ortasında toplandığı ve orduya katılma kararı isimliği tarihte 17 Şubat’ta Suriye’nin kuzeyine ulaştı.

Söz konusu mektupta ne yazdığını, bir talimat içerip içermediğini bilmiyoruz lakin “şeytan detayda gizlidir” diyerek yorumu sizlere bırakıyoruz.

Osman Erbil