Tekirdağ’da GDO’lu Mısır davası başladı
Tekirdağ’da, Ukrayna ve Rusya’dan geçersiz tahlil raporları hazırlayarak genetiği değiştirilmiş (GDO) mısır ve kanola getirdikleri savıyla 17 sanığın yargılanmasına başlandı.
Tekirdağ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya ortalarında memur, gümrük müşaviri ve iş insanlarının olduğu tutuksuz 15 sanık ile taraf avukatları katıldı.
İki tutuksuz sanık da duruşmaya bulundukları kentlerden Ses ve İmaj Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Firma sahibi sanık K.Ç, savunmasında yurt dışından eserleri alırken GDO’lu olup olmadığını bilmediklerini, bunun denetimini farklı kurumların yaptığını ileri sürerek üzerine atılı cürümleri kabul etmedi.
Bir öteki firma sahibi sanık A.E. ise firmalarına alınan eserleri profesyonel grupların incelediğini, GDO’lu eser alma ihtimallerinin olmadığını savundu.
Firma olarak alacakları eserleri GDO’suz olarak alma kuralıyla kontrat yaptıklarını belirten A.E, “Biz yurt dışında yapılan tahlil sertifikalarında GDO’suz çıkarsa mısırları alıyoruz. Başka türlü almıyoruz. Tarım il müdürlüğü tahlili olumlu olursa alıyoruz. Yoksa almıyoruz. Tarım müdürlüğü aldığı örnekler metoduna uygun değildir. Biz mahkeme kararı ile profesörlerin içinde olduğu bir heyete mühürlü olan silolardan rapor aldırdık, TÜBİTAK’a gönderdik, eser sağlam çıktı. 8 rapor var elimizde eşyaların GDO’suz olduğu tarafında. Bizim eserlerimiz GDO’suzdur.” sözlerini kullandı.
İl Tarım ve Orman Müdürlüğü laboratuvar vazifelisi sanık C.E. de savunmasında üzerine atılı hataları kabul etmedi.
Olayların yaşandığı süreçte hastalığından ötürü kurumda olmadığını savunan C.E. “Hem kanunda hem yönetmelikte yüzde 100 tahlil yapılacak diye bir yönetmelik yoktur. Yurt dışından gelen tahlil sonucunda GDO yoksa evrak bazında bakılır onay sekmesine basılır onay verilir. Hastalığım hasebiyle ben işe gidemedim. O sırada kendimde bile değildim. Müfettişlerin hazırladığı raporda yönlendirme var. O yüzden buradayım. Burada mağdur sıfatında olmam gerekirken kuşkulu durumdayım. Ben besin şubeden ayrıldıktan sonra şifreleri pasif hale getirdim. Onay verilen bireylerin sayfalarına girerek ben onay vermedim.” diye konuştu.
Tarım ve Orman Bakanlığı görevlisi sanık F.C. ise savunmasında Tekirdağ’a sistemde yaşanan aksaklıkları gidermek için gittiğini öne sürdü.
Sistemin aksamaması için il müdürlüğü çalışanlarıyla daima görüşmeler yaptığını ileri süren F.C, “İl Müdürlüğünde C.K. beni arayarak sistemdeki aksaklık için dayanak istedi. Şube müdürü P. A. aramıştır. Bende ithalat süreçlerinin engellenmemesi için sistemdeki aksaklıkları ve posta adreslerini güncelledim. Bu süreçleri çok kere yaptım. Ben kendi kendime güncelleme yapamam. Beni aramadan ben süreç yapmadım. Bir kişi telefondan sisteme girip süreç yapamaz. Bu sistem telefonda kullanılamaz. Teknik olarak cep telefonundan giriş yapılması mümkün değildir.” savunmasını yaptı.
Gümrük Müşavirliği firma yetkilisi sanık C.K. de kendilerinin yurt dışından gelen yahut gidecek eserlerle ilgili yalnızca evrak süreçlerini takip ettiklerini ileri sürdü.
Diğer sanıklar da üzerlerine atılan suçlamaları kabul etmeyerek, isimli denetim önlemlerinin kaldırılmasını talep etti.
Mahkeme, şahitlerin dinlenmesi ve eksper heyeti oluşturulmasına karar vererek duruşmayı 25 Nisan’a erteledi.
Sanıklar hakkında, “Resmi evrakta sahtecilik”, “Biyogüvenlik Kanunu’na muhalefet”, “İthali kanun gereği yasak olan eşyayı ülkeye sokmak” ve “Kişilerin hayatını ve sıhhatini tehlikeye sokacak besinler üretmek” cürümlerinden 5 yıldan 20 yıla kadar mahpus cezası isteniyor.
Tekirdağ Cumhuriyet Savcılığınca geçen yıl mayıs ayında başlatılan soruşturma kapsamında Türkiye’ye uydurma evrak düzenleyerek Rusya ve Ukrayna’dan GDO’lu eser getirdikleri argümanıyla ortalarında memur, gümrük müşaviri ve iş insanlarının olduğu 17 kişi gözaltına alınmış, şüpheliler isimli denetim koşullarıyla hür bırakılmıştı.
