Yerel gazeteden Basın İlan Kurumu isyanı
Gazeteci Mehmet Yolyapar “2025’te de adaletsizliğe devam mı?” başlıklı yazısı ile Basın İlan Kurumu’ndaki adaletsizliğe sert çıktı.
Çorum Haber muharriri Yolyapar, kurumun gazeteleri resmi ilan yoluyla desteklemek için erekli kriterlerin bilhassa mahallî basında adaletsizliğe neden olduğunu belirterek, “Siz bu kadar istihdam sağlıyorsunuz; gazetenin okunurluğu, internet haber sitesinin izlenirliği konusunda da konulmuş limitlerin çok üzerine, doğal yoldan çıkıyorsunuz. Lakin bir oburu bütün bu zorunlulukları kâğıt üzerinde karşılamayı beceriyor” dedi.
İşte Yolyapar’ın o yazısı:
* Daha evvel de yazmıştım, tekrarlayacağım: 1980’li yıllarda, ASKF (Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu) Çorum’da yeni kurulmuştu. Kurucu Lider Hakan Yılgör, gazeteye ziyaretime geldi. Faal futbol devrini geride bırakmış eski futbolcular yahut futbol heveslileri için bir turnuva düzenlemek istediklerini söyledi. Emekliler yahut veteranlar turnuvası üzere bir isim düşünüyorlardı.
* Dedim ki: “Bence daha şık bir isim olmalı. Örneğin Orta Nesil Futbol Turnuvası” Hakan da bu ismi çok tuttu ve turnuvanın ismi bu türlü oldu.
* Büyük ilgi gören, çok sayıda kadronun katıldığı turnuvayı, arkadaşlarımız yakından izliyor. Maçları, takımlarıyla, detaylarıyla geniş geniş yazıyoruz. O sırada ÇORUM HABER’in dışında iki mahallî gazete daha çıkıyor; Çorum ve Koparan gazeteleri. Bu gazetelerde turnuva ile ilgili tek söz geçmiyor.
* Bir Çorumspor maçı öncesi Hakan, basın tribününe geldi, “Abi, turnuvaya desteğinizden ötürü plaket vereceğiz” dedi. O anda aklıma geldi, sordum: “Başka kimlere veriyorsunuz?” Başka iki gazeteyi de saydı… “Ben o plaketi almıyorum!” dedim ve almadım.
* Yaşanmış bu olaydan da yola çıkarak, “Eşitlik her vakit adalet değildir” diye sık sık yazıyorum. Nitekim, emeği değersizleştiren, ödüllendirmeyi sıradanlaştıran bu üzere “eşitlemeler” hem ayıp, hem günah!
* Mahallî basında, hak edenle etmeyeni eşitleyen adaletsizlik çarkı yıllardır kırılamıyor ne yazık ki. Devletin takviyelerinde de, toplumun bakış açısında da adalet terazisi bir türlü hakikat tartmıyor. Devletin dayanaklarına ait olarak, berbatların gerisinde daima siyasi baskı kümeleri oluyor. Toplumsal olarak ise, “kötüye bulaşmama” tasasıyla daima “iyi”nin hakkı yeniyor.
* Basın İlan Kurumu’nun, gazeteleri resmi ilan yoluyla desteklemek için, “halkın haber alma hakkı” ismine faal gazeteciliğe yönelik muhakkak kriterleri var. Ayrıyeten da, istihdama katkıyı ön şart olarak getiriyor. Şu anda bizde, gazetenin 5, internet haber sitesinin ise 6 fikir emekçisini yazı işleri takımında çalıştırma mecburiliği var. Ediyor 11 kişi. Dağıtım ve öbür hizmetlerde de eleman çalıştırdığınızda, sayı 17-18’leri buluyor.
* Siz bu kadar istihdam sağlıyorsunuz; gazetenin okunurluğu, internet haber sitesinin izlenirliği konusunda da konulmuş limitlerin çok üzerine, doğal yoldan çıkıyorsunuz. Ancak bir oburu bütün bu zorunlulukları kâğıt üzerinde karşılamayı beceriyor.
* 2024 yılında buna ait çok yazı yazdım. Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Sayın Cavit Erkılınç’ın da bizim üzere düşündüğünü ve her vesileyle “hak etmeyene resmi ilan pastasından hisse vermeme” ismine samimi bir efor içinde olduğunu tabir etmeye çalıştım.
* Ancak, 2025 yılına girdiğimizde de adaletin tesis edileceğine ait bir belirtiyi ne yazık ki göremiyorum. Çünkü, berbatlar daima daha güçlü ve gerileri daima daha sağlam.
* Hayatım boyunca hep “basın emekçisi” oldum. Meslekteki 55. yılımda da “tam zamanlı” çalışıyorum. 1970 yılının Eylül ayında Çorum Ekspres’te muhabirliğe başlarken nasıl bir şevk ve heyecan içinde idiysem, artık her sabah evimden yürüye yürüye gazeteme gelirken de birebir şevk ve heyecanı hissediyorum.
* Bu kadar adaletsizlik karşısında yılgınlığa kapılmıyorsam, sebebi budur; meslek aşkıdır, Çorum sevgisidir, demokrasi şuuru ve bağlılığıdır.
* Lakin, adil olmayan kim varsa, hakkımı da helal etmiyorum.
Mehmet Yolyapar
