TÜSİAD davasında ‘bilirkişi’ kararı
İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanıklar Orhan Turan ve Mehmet Ömer Arif Aras ile avukatları katıldı.
Savunma yapan Turan ve Aras, üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek beraat talebinde bulundu.
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Mehmet Ömer Arif Aras’ın konuşmasına ait belgedeki CD’nin, manzara ve ses incelemesi ile tahlilinin yapılması için uzmana gönderilmesine karar verdi.
Konuşmanın yapıldığı genel konsey ve yayımlandığı internet sitesinin herkesin haberinin olabileceği yerlerden olup olmadığına ait araştırma yapılmasına ait İstanbul Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılmasına hükmeden mahkeme duruşmayı 20 Ocak 2026’ya erteledi.
– İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıklar Aras ve Turan’ın Türkiye genelinde hukuksal güvenliğin olmadığını, vatandaşların Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yönelik itimat sorununun olduğunu, bu sebeple huzursuzluğun bulunduğunu, tutuklama iş ve süreçlerinin hukuksuz olduğunu, kayyum atama iş ve süreçleri ile gözaltı, tutuklama üzere türel önlemlerin toplumda itimadı sarstığını beyan ettikleri aktarılıyor.
İddianamede, sanıkların içeriğini bilmedikleri siyasi, türel, isimli ve idari olaylarla ilgili değerlendirmede bulunarak, telkin ve yönlendirici mahiyetteki aldatıcı ve dezenformasyon içerikli bilgileri yaydıkları kaydediliyor.
Aras’ın konuşmasının TÜSİAD’ın internet sitesi üzerinden manzaralı ve yazılı formda yayınlandığı belirtilen iddianamede, sanıkların konuşmalarını iktisat alanında bulunduğu pozisyon ve meslekleri ile birçok üyesi bulunan derneğin başkanlık makamında bulunmalarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle gerçekleştirmeleri nedeniyle, aksiyonun tesir alanını genişlettikleri söz ediliyor.
İddianamede, sanıkların beyanlarının niyet ve kanaat (ifade) özgürlüğü açıklama sonlarını aştığı, haber ya da bilgi verme hakkı kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı kaydedilerek, sanıkların ayrıyeten toplumun gerçek haber yahut bilgiyi alma ve erişme hakkını aldatıcı bilgiler aracılığıyla engelledikleri, içeriğini bilmedikleri ve toplumun genelini ilgilendiren olaylara ve isimli işlere ait bilgileri yalnızca halk ortasında telaş ve panik yaratmak emeliyle söyledikleri öne sürülüyor.
Sanıkların kelamlarının ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu tertibi ve genel sıhhatiyle ilgili olduğu, bu kapsamda aksiyonlarının kamu barışını bozmaya elverişli olduğu belirtilen iddianamede, sanıklar tarafından siyasi, ekonomik ve ticari bahislerde toplumu manipüle etmek maksadıyla gerçeğe muhalif yahut aldatıcı bilgiler verildiği vurgulanıyor.
İddianamede, Turan ve Aras’ın “zincirleme halde basın ve yayın yoluyla aldatıcı bilgiyi alenen yayma” kabahatinden 1 yıl 10 ay 15 günden 5 yıl 6 ay 15’er güne kadar mahpusla cezalandırılmaları talep ediliyor.
Birleştirme talepli hazırlanan öbür iddianamede ise sanıkların “zincirleme biçimde adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” cürmünden da 50 günden az olmamak üzere isimli para cezasına çarptırılması isteniyor.
Odatv.com
